Uzun zamandır yazmak istediğim bir gerçek var.
Efendim, COVİD19 insanlığın başına gelmiş büyük belalardan birisi.
Sebeplerini çok kimse konuştu; çok insan önemli değerlendirmelerde bulundu.
Katıldıklarımız, katılmadıklarımız oldu…
Biz işin o kısmında değiliz.
Bizimkisi Erzurum özeli için söylenmesi gereken birkaç önemli husus.
Birincisi şu: Bu süreç bundan 2 sene önce yaşansaydı Erzurum’da nasıl bir durum ortaya çıkardı.
Belediyeler ve mülki amirlikler bakımından söylüyorum.
Başta Vali olmak üzere ciddi sorunlara muhatap olurduk.
Çünkü giden Vali’nin memurlarla, amirlerle ilişkileri sorunluydu.
Belediye Başkanlarıyla da hoş denmeyecek bir ilişki düzeyi vardı.
Oysa şimdi durum çok farklı…
Valimiz Okay Bey hem insani yönü hem de idarecilik nosyonu hayli pozitif biri.
İlişkileri çok çok iyi.
Öyle olunca da, COVİD19 sürecini de çok iyi götürüyoruz.
Bir de işin belediyeler kısmı var.
Aziziye ikinci döneminde ve geçen dönemde de Büyükşehirle gayet uyumluydu.
Bunu şimdi de devam ettiriyor.
Ya Palandöken…
Ya Yakutiye…
Allah korusun bu iki ilçenin belediye başkanları değişmeseydi nasıl olurdu?
Şimdi bakıyoruz; Yakutiye’de de, Palandöken’de de müthiş çalışmalar yapılıyor.
Başkanlar halkın içindeler, halka yardımcı olmak için ellerinden geleni yapma çabasındalar.
Ekipleri de öyle.
Gerek Büyükşehir Başkanı Sekmen’le gerekse Vali ve milletvekilleriyle öylesine iyi uyumdalar ki, bundan da vatandaş faydalanıyor.
Şu mübarek günde neredeyse her ihtiyaç sahibinin evine kadar gidiliyor.
Koli koli yardımlar yapılıyor.
Temizlik derseniz her yönüyle muhteşem.
Bunları gördükçe bizim de Erzurum adına umutlarımız artıyor.
Nazar değmesin inşallah.
Bu noktada şunu diyelim ki, AK Parti değişimde zamanlamayı güzel yapıyor.
Çalışanı tutuyor, çalışmayanı ya da halkla ilişkileri bozuk olanı gönderiyor.
Bize düşen de bu durumu satırlara dökmek oluyor.
Helal!