Erzurum’un Narman ilçesinde adliyenin kapatılma kararı, ilçede bulunan sivil toplum kuruluşları tarafından düzenlenen yürüyüş ile protesto edildi. Mitingde temsili dosyalar yakılarak adliyenin kapatılma kararına tepki gösterildi.
Narman Esnaf ve Sanatkarlar Odası'nın öncülüğünde siyasi partilerin ilçe temsilcileri, esnaf ve diğer sivil toplum kuruluşlarından oluşturulan eylem komitesi geçen hafta yaptıkları basın açıklamasının ardından bugün de ilçe halkının geniş katılımıyla eylem düzenledi. Hükümet konağı önünde toplanan vatandaşlar adliyenin kapatılmasını protesto etmek için önce ilçenin ana caddesi üzerinde slogan atarak yürüdü. Daha sonra hükümet konağı önünde toplanan vatandaşlara hitaben bir konuşma yapan Narman Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Sinan Satıcı, “Bugün burada Adalet Bakanlığı'nın almış olduğu kararı HSYK’nın onaylaması sunucu Narman ilçemizin hakim ve savcılarının tayinleri çıkarak birlikte seçim kurulu ve icra müdürlüğümüzün de kapanarak tasfiye edilmesiyle karşı karşıya bulunmaktayız. Narman‘ın 1953 yılında ilçe statüsüne kavuşması ile adliyemiz ilçemizde o tarihten bu zamana kadar faaliyette bulunmaktadır. İlçemize bir belde ve 43 köy bağlı olup, takriben toplam olarak 20 bin nüfusa sahiptir. Köylerimize coğrafi olarak bakıldığı zaman ilçemize çok uzak mesafede olan köylerimiz bulunmaktadır. Bu köylerimiz, Başkale, Boğakale, Ergazi, Gökdağ, Güvenlik buna benzer köylerimiz ile kıyaslama yapılırsa ilçeye olan mesafesi ve Narman Oltu mesafesi gidiş ve geliş olarak 120 km yol kat edilmektedir. Bu da insanlarımıza ekonomik ve maddi külfete sebebiyet vermektedir. Tabiri caizse geçim çilesine bir de hak arayış çilesi eklenecektir.
Ben buradan Adalet Bakanına sesleniyorum, ilçemize bağlı Boğakale köyünde ikamet eden bir vatandaşımız örneğin adli işlem olduğu zaman Narman’a gelip Narman’dan Oltu’ya gidip orada işlemini bitirdikten sonra tekrar Narman’a geri gelip Narman’dan köyüne gidecek, bu insanımızın bir gününe almış olacak. Bu da insanlık mağduriyeti değil midir. Bunun adını demokrasi mi koyalım, bunun adını adalet mi koyalım, bunun adını devletçil yaklaşım mı koyalım yoksa yeni oluşturacağımız çoğulcu insanları kucaklayan benimseyen bir anayasamı koyalım bunun adını mağduriyet koyalım. Olsun bitsin. Ülkemizde olduğu gibi ilçemizde de ekonominin dinamosu ve omurga kemiği olan, yaşadığımız bölgeleri gelişimine ve görümüne katkı sağlayan halkın gerçek dostu olan ilçe esnaf ve sanatkarlarımız, ilçemiz için en önemli kurumlarından biri olan Adliyemizin kapanmasıyla iş sıkıntısı yaşacağından dolayı zor günlerin beklediğinin göstergesidir.”dedi.
Bölgedeki göç olgusuna dikkat çeken Satıcı şöyle dedi, “Bizler nitelikli göç olgusunun Türkiye'deki sosyal ve ekonomik dengeleri altüst ettiğini defalarca söyledik. İlçemizin ekonomik kültürel ve sosyal hayatına olan olumlu katkıları bu uygulama ile göz ardı edilmektedir. Oysa Adliye teşkilatları her zaman bulunduğu ilçenin devlet ve millet hayatının temel ve prestij güvencesi olmuştur. Medeniyetin ilk şartı da adalettir, anlayışıyla yola çıkarak ilçe adliyemizin kapatılması bizleri ve halkımızı yürekten yaralamıştır. Adalet Bakanlığı'nın Türkiye genelinde almış olduğu kararla 146 adliyenin kapatılması söz konusu idi. Yalnız ülke genelinde yapılan tepkiler sonucu kapatılması gereken 44 adliyenin tekrar bir yasa çıkarılarak iptaline karar verilmiştir. 44. adliye içerisinde Narman Adliyemizin olmaması bizde şok etkisi oluşturmuştur. Adliye teşkilatının kalkmasının adalete erişimin yanı sıra ilçenin sosyal, ekonomik, hukuki ve mali yapısının da bozulacağı anlamına gelmektedir. Yargı aynı zamanda eğitim ve sağlık gibi zorunlu kamu hizmetidir. Bu tür kamu hizmetleri bedelsiz ve herkesin anlaşabileceği şekilde olmalıdır. İş yoğunluğundaki azalma gerekçe gösterilmiş ve bunun sonucunda ilçe adliyemizin kapatılması kararı alınmıştır. İlçemizde faaliyet gösteren en önemli kurum ve kuruluşların gerçekten kapatılmasına mana veremiyoruz. Bizim ilçemizde suç oranlarının düşük olması elbette sevindiricidir. Adliye dosyalarında az oluşu da keza öyledir.”
Satıcı konuşmasının son bölümünde, “Bizler sivil toplum kuruluşları ve İlçe halkı olarak sayın sağlık bakanımızdan, millet vekillerimizden, belediye başkanından ve ilçe başkanından bu konu ilgili bir açıklama yapmalarını bekliyoruz. Bizde sivil toplum kuruluş ve Narman halkı olarak sesimizi basın kanalı ile adalet bakanına, HSYK ve siyasilere duyurana kadar mücadele göstereceğiz" diye konuştu.
Konuşmaların ardından ilçede araçlarla konvoy oluşturup slogan atarak Adliye'nin kapatılması kararını protesto ettiler. Yapılan tepki eyleminde herhangi bir olumsuzluğa meydan vermemek için geniş güvenlik önlemi alındı.
Tertip komitesinin verdiği bilgide ilçeye uzak olan köylerden Başkale, Buğakale, Telli, Ergazi, Çimenli, Tuztaşı, Araköy, Koçkaya, Kuruçalı ve Alabalık köyleri Adalet Bakanlığı'nın ilçedeki Adliyeyi kapatma kararının düzeltilmemesi halinde kendilerine yakın olan Oltu, Pasinler ve Tortum ilçelerine bağlanmak için girişimde bulunacaklarını söylediler. Ayrıca ilçeye bağlı tüm köy ve mahalle muhtarlarının istifa edecekleri belirtildi.