Yakutiye Belediyesi tarafından halkı yerel yönetime katmak amacıyla kurulan Erzurum'un tek kent konseyi, toplumsal işlevlerini de büyük bir gayretle yerine getiriyor.
Erzurum'un kurtuluş yıl dönümü haftasında bir dizi etkinlikleri gerçekleştiren Kent Konseyi organları, son olarak "Ermeni Meselesi" hakkında gençleri bilinçlendirmek ve bilgilendirmek için konferans düzenledi. Atatürk Üniversitesi Rektörlük Mavi salonda gerçekleştirilen ve yüzlerce gencin katıldığı konferansta Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu, dünden bugüne Ermeni sorununu anlattı. Kent Konseyi Genel Sekreteri Nazan Soysal ve Gençlik Meclisi Başkanı Nevra Yunusoğulları ile Gençlik Meclisi yöneticileri, amaçlarının sorunun yaşandığı kentte doğruların anlaşılmasına çalışmak olduğunu söylediler.
Mavi salonda Ermeni meselesi konferansı, Ermeniler tarafından Türklere uygulanan katliamların anlatıldığı görsel filmlerle başladı. Son olarak 1990'larda Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesinde, büyük vahşet ve insanlık dramının yaşandığı Hocalı'daki katliamlara ait kamera kayıtlarının gösterimi sırasında izleyicilerin bir bölümünün göz yaşlarının aktığı gözlendi. Prof. Kürkçüoğlu, meseleyi "Batılı emperyalist devletlerin; Fransa, İngiltere, Rusya ve Almanya’nın suni olarak gündeme getirdikleri “Ermeni Meselesi” üzülerek ifade etmek istiyorum ki, Türk Milleti’nin milli meselesi haline gelmiştir." diye özetledi.
Ermeni meselesinin devlet düzeyinde, özellikle Türk ve Azerbaycan hükümetleri nazarında ortak bir mücadeleyle yürütülmesinin şart olduğunu söyleyen Kürkçüoğlu, Ermeni Diasporasının siyasal yapılar ve dünyaya yön veren güçlerin hedefleriyle Türklerin boynuna asılmak istenen "soykırım yaftasını" paralel yürüterek muazzam bir etki yaptıklarını hatırlattı. Prof. Kürkçüoğlu, "Rusların ünlü tarihçilerinden Kavkaz adlı eserin yazarı V.L. Veliçko, tarihi Ermeni siyasetini, “Ermeniler tarih boyunca devamlı surette efendilerini değiştirmişlerdir. Roma, Bizans, İran, Rus, İngiliz, Fransız, Alman, Türk... Tarih sahnesine yeni yeni efendi çıktığında, Ermeniler eski efendilerini sistemleri olarak satmışlardır” diye" ifade ettiğini hatırlatarak Ermenilerin tarihi, siyasi ve milli bir şahsiyetten mahrum bir millet olduklarının aynı eserle ifade edildiğini söyledi.
İLK ERMENİ İSYANI ERZURUM'DA ÇIKTI
Prof. Erol Kürkçüoğlu, Ermeniler ilk isyanı 20 Haziran 1890 tarihinde Erzurum’da çıkardıklarını ardından Musa Bey Olayı, Kumkapı Gösterisi, Merzifon, Kayseri ve Yozgat Olayları, Birinci Sasun İsyanı, Babaali Gösterisi, Zeytun İsyanı, Van İsyanı, Osmanlı Bankasına yapılan saldırı, İkinci Sasun İsyanı, Padişah II. Abdülhamid’e Yıldız Camii önünde düzenlenen suikast ile sıralanan eylemler ile ülkede terör estirdiklerini belirtti.
MARSİLYA VE KALİFORNİYA ERMENİ YURDU MU?
Kürkçüoğlu, Ermeni iddialarının hayal dahi olamayacak ve ayakları yere basmayan şeyler olduğunun altını çizerken çarpıcı bir örnek verdi. Kürkçüoğlu, "Kars’ı, Ardahan’ı Ağrı’sı; Iğdır’ı, Van’ı, Erzurum’u ile Türk Yurdu olan Doğu Anadolu’nun “Ermeni Yurdu” “Ermeni Devleti” yaratma idda ve tezinin bugün Ermenilerin yaşadığı Fransa’da Marsilya bölgesi veya ABD’nin Kaliforniya bölgesinin de bir Ermeni yurdu olduğunu iddia etmenin aynı şeyler olduğunu söyledi.
520 BİN TÜRK'ÜN KANI ERMENİNİN ELİNE BULANMIŞ
Ermeni Taşnak ve Hınçak çetelerinin 1. Harp sırasında cephe arkasında Türk Ordusuna saldırılar yönelttiğini, Ruslara casusluk yaptıklarını hatırlatan Kürkçüoğlu, ayrıca Rus ordusu içerisinde yer alan Ermeni askerlerin bu çetelerle işbirliği yaparak yer yer sivil halka yönelik katliamlar gerçekleştirdiklerini de ifade etti. Kürkçüoğlu, 1915-1919 yılları arasında Taşnak, Hınçak ve Ramgavar Ermeni Çeteleri Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erzincan, Tercan, Erzurum-Cinis, Alaca, Ilıca, Tepeköy, Dutçu, Erzurum Merkezde; Yanıkdere, Karskapı, Ezirmikli Osman Ağa ve Mürsel Paşa Konaklarında, Firdevsoğlu Kışlası’nda, Erzurum; Yeşilyayla, Hasankale, Tımar, Köprüköy, Horasan, Kars Derecik ve Subatan’da, Van-Zeve’de, Ağrı’da, Bitlis’de, Iğdır-Oba, Hakmehmet ve Gedikli de, Ardahan-Yanık Camii, Göle-Esenboğaz Köyü, Çıldır-Kotanlı Köyü, Nahçıvan’da, Zengezur’da ve Azerbaycan’da tam bir “Türk Soykırımı” gerçekleştirdiklerinin altını çizerken, bu katliamlar sonrası 520 bin Türk’ün katledildiğini söyledi.
ERMENİLER ÖLÜLERİNİ YEMEDİLER YA
Kürkçüoğlu, Ermenilerin çoğunluk olabilmek için sürekli bulundukları noktalarda katliamlar gerçekleştirdiklerinin altını çizerken "Amerikalı General Harbord’un, Erzurum içindeki incelemeleri sırasında, bizzat kendisi Türk tarafına şöyle bir soru yöneltmiştir: “Daha önceden Erzurum’da Ermeni çoğunluğu var mı idi?” Bu soru üzerine Erzurum Belediye Başkanı Zakir (Gürbüz) Bey, Amerikalı Generali pencere önüne çağırarak Gez ve Kavak Mezarlıklarını gösterip “Bunlar hep Türk mezarlarıdır. Şehrin öteki yerlerinde de bunların on katı Türk Mezarlığı daha vardır. Şimdi iyi bakın, çevresi duvarlarla çevrili küçük bir mezarlık var. O da Ermenilerin mezarlığıdır. Şimdi Ermeniler mi? Türkler mi çok anladınız mı? Ermeniler ölülerini yemediler ya! Erzurum’un ölüsü de Türk, dirisi de Türk!”
Ermenilerin yalnızca 1900'lerde değil 1973 ve 1995 yılları arasında Ermeni Terör Örgütleri ASALA ve Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları tarafından, 21 yabancı ülkede Türk Diplomatlarına yönelik 199 eylem yaptıklarını, bu eylemlerde, çoğu diplomat 41 şehit ve 161 yaralı verildiğini ifade eden Kürkçüoğlu, "28 Ocak 1973 günü Santa Barbara’da Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolusu Mehmet Baydar’la Konsolos Yardımcısı Bahadır Demir’i tuzağa düşürüp şehit edin Mığırdıç Yanikan, ifadesinde "-Evet ben öldürdüm... Bilerek öldürdüm... İsteyerek öldürdüm... Aylarca önceden planlayarak öldürdüm... -Onlar düşmanımızdı. Türk’tü onlar... Türk oldukları için öldürdüm... İntikam almak için öldürdüm..." dediğini hatırlattı.