Adaylar da açıklandı ya. Artık bismillah deyip, seçimlere yoğunlaşabiliriz. Fakat bundan önce, adaylık sürecinde yaşanan gelişmeleri yazmak isteriz. Şöyleki, yanımızda yöremizde gördüklerimiz öylesine hayal kırıklıkları, öylesine umutsuzluklara sürüklediki, bunları yazarsak belki bir dahakine bazıları bu basitliklere düşmezler diye düşünüyoruz.
Mesela, aday adayı olanların önemli birçoğu internet portallarının gazına gelip gereksiz yere kendilerine oy verdirtmek için yana yakıla uğraşmaları. Ne gereksiz ne faydasız bir şey. Hem de öyle komik ki, bazılarını ismen arayıp dalga geçtiklerine bile şahit olduk. Aklı başında olan aday adayları bu tür işlere dönüp bakmadılar bile.
Asıl önemlisi anketin gerçekmiş gibi telefonla açılıp sorulan kısmı. Orada da ciddi sahtekarlıklar, paralar dönüyor. Bazıları şu genel merkez adına, bu genel merkez adına diye işi tam profesyonellikle yaptıklarını söyleyip epey para söğüşlediler.
Şimdi Erzurum’da son bir numara çevrildi. Güya bir anket yapılmış Recep Akdağ açık ara birinci olmuş, sonra da bazıları sıralanmış.
Sıralamaya giren isimlere bakınca insanın küçük dilini yutacağı geliyor. Aile ve yakın çevresinin bile çok tanımadıkları birkaç simanın burada önde çıktıklarını duyunca, yuh ya, bu kadar da zoka yutulmaz canımmmm!
Netekim genel merkezler yutmuyor! Bu sahte anket birincileri listelerde zırıncı bile olamadılar. Zırıncı bile niye dedim; çünkü, bunlar temayül sonrası ilk elemeden bile geçemediler. Yani, sen memleketinde yüzde bilmem kaç insanın oyuyla anket şampiyonu ol, gel partinde kenara atıl.
Kardeşim, kendinizi kandırıyorsunuz, belki yanınızdaki yörenizdeki birkaç kişiyi de kandırıyorsunuz da, siyaseti ve siyasetçiyi hafife alırsan böyle dalga geçilen bir duruma düşersin.
Bundan böyle bunları yaşamasınlar diye yazdım ve benden söylemesi dedim.
Ve gettim!