Türk tarihi, asker ve ordu tarafından altın harflerle yazılmış kahramanlık örnekleriyle doluyken, vatan savunmasında çocukların da çok büyük rolü bulunuyor. İnsanlık tarihinde birçok ulusun verdiği kurtuluş mücadelelerine örnek teşkil eden olan Kurtuluş Savaşı’nda, dünyanın dört bir yanından gelen düşmana karşı, millet olarak topyekün mücadele verirken, bu mücadeleye katılan çocukların unutulmaz kahramanlıkları bulunuyor.
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enver Konukçu, Büyük Önder Atatürk'ün çocuklara bayram armağan eden tek lider olduğunu anımsatarak, “Çocuklarımız yaptıkları kahramanlıklarla bu bayramı hak etmişlerdir.” dedi.
Kurtuluş Savaşı'nda kadın ve erkekler gibi çocuklarında düşmana karşı verilen mücadelede yerini aldığını anlatan Prof. Dr. Konukçu, yaptıkları kahramanlıklarla dikkati çeken yüzlerce çocuğun bulunduğunu ifade etti.
Her savaş gibi 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nda da en fazla zararı çocukların gördüğünü anlatan Prof. Dr. Konukçu, Ermenilerin Erzurum’da yaptıkları katliamlarda çocukları bile öldürdüklerini ifade ederek, “Ermeni çetecilerin, kazanlarda haşladıkları çocukları ailelerine yedirdikleri biliniyor.” diye konuştu.
Konukçu, Erzurum'un 1955 ile 1960 yılları arasında belediye başkanlığı yapan 1965 ile 1967 yılları arasında da, Sağlık Bakanlığı görevini yürüten Edip Somunoğlu’nun, 7 yaşında düşmana ve isyancılara karşı verilen mücadelede yer aldığını anlattı. Konukçu, “Atatürk'ün uygun görmesiyle ve Kazım Karabekir Paşa'nın emriyle, Ebulhindili Cafer Bey komutasında kurulan ve sadece Dadaşlardan oluşan birlik, 1920'de Ankara'ya gitmiştir. Bu birlik Düzce ve Adapazarı isyanlarının bastırılmasında önemli görevler üstlenmiş, ayrıca Yunan ordularına Geyve boğazının geçilmez olduğunu göstermişlerdir. Bu birlik içinde 7 yaşındaki Edip Somunoğlu da yer almış ve yapılan başarılı mücadelede pay sahibi olmuştur.”
Konukçu, Erzurum Kongresi'nin yapıldığı günlerde Atatürk’ün, kaldığı evde Mazhar Müfit Kansu'ya gizli kalması şartıyla yazdırdığı önemli notlar arasında kurulacak yeni devletin idare şeklinin Cumhuriyet olduğunu ifade ettiğini hatırlattı. Konukçu, “Atatürk bu dönemde Köşk adlı mesire bölgesinde Erzurumlularla sohbet ederken, Albayrak okulu öğrencilerinin buranın önünden geçerken 'idaremiz cumhuriyet olmalıdır' şeklinde bağırdıkları tarihi kaynaklarda yer alıyor. Bu durum, ülkemizin kurucusu Atatürk'ü çok duygulandırır ve mutlu eder. Kısaca, yeni kurulacak devletin idare şeklini korkusuzca ilk ifade eden de, yine çocuklar olmuştur.” ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLARIN GÖTERDİĞİ BÜYÜK KAHRAMANLARDAN İŞTE BAZI ÖRNEKLER
Öte yandan çeşitli kaynaklardan derlenilen, çocuk kahramanlıklarıyla ilgili birkaç örnek ise şöyle:
1. Dünya Savaşı'nda binlerce askerin donarak şehit olduğu Sarıkamış Harekâtı’nın yapıldığı günlerde cephedeki askerlerin iaşe sorunu baş gösterir. Galip Paşa'nın ‘'yiyecek yetiştirin’ şeklindeki telgrafları üzerine dönemin Erzurum Valisi Tahsin Bey çaresizlik içindedir. İlk hamlede toplanan 150 bin kilo buğdayın 90 ile 95 kilometre uzaklığındaki cepheye ulaştırılması için çareler aranır. Vali Tahsin Bey, cepheye yiyeceklerin çocuklar tarafından taşınabileceği fikri üzerine harekete geçer. Durum okullara, muhtarlara bildirilir. Bir gece Amerikan bezlerinden 30 kiloluk bini aşkın torba dikilerek unla doldurulur. Sayıları bine yaklaşan henüz çocuk yaştaki gençler, Hükümet Konağı önünde toplanarak Nebilhan’a kadar taşıyacakları unları sırtlanarak aşırı soğuğa rağmen cepheye yiyecek yetiştirmek yola çıkar.
MİNİK BEDENLERİYLE CEPHANE TAŞIRKEN ÇIĞ ALTINDA KALDILAR…
İran sınırında Ruslara karşı savaşan tümen cephanesiz kalınca Van’dan istenen yardım sonrası yaşları 12 ile 17 arasında değişen 80’i öğrenci 120 çocuk, yatak çarşaflarından ve perdelerden kesilerek yapılan torbalara konulan mermileri sırtlarına bağlayarak yanlarındaki jandarma erleri ile cepheye doğru yola koyulur. Aşırı soğuğa rağmen yol alan çocuklardan, dağı aşarken yakalandıkları fırtına sonrası haber alınamayınca arama çalışması başlatılır ve çığ altında kaldıkları belirlenir. Çocuklardan 38’i ile 3 jandarma çığ altından son anda kurtarılırken, 82 çocuk ile diğer jandarma erleri şehit olur.
14 YAŞINDAKİ OSMAN, FRANSIZ MÜFREZESİNİ ALT EDER…
İsmail Habib Sevük’ün ‘Yurttan Yazılar’ adlı eserinde ise, Çukurovalı 14 yaşındaki Osman’ın destanlaşan kahramanlığı yer alıyor. 14 yaşında olan ve adı muhtemelen Osman olduğu anlatılan çocuğun Fransızlara karşı verilen mücadele de yaptığı kahramanlık şöyle: “Türkler tarafından Toroslarda sıkıştırılan tam teçhizatlı Fransız müfrezesi kagir bir binaya sığınır. Günler geçmesine rağmen bina ele geçirilemez. Fransızlara yardım gelmesinden korkulur ancak askerler binadan çıkarılamaz. Bu sırada 14 yaşındaki Osman, gece karanlığında gaz yağı tenekesiyle çatıya tırmanır ve binayı ateşe verir. Kargaşa içinde dışarı çıkan Fransız askerler ele geçirilir.”