Erzurum Aktif İş Kadınları Dostluk ve Dayanışma Derneği (ERAKDAY) Başkanı Hülya Saltuklu yaptığı açıklamayla Erzurum Girişimci Kadınlar Derneği Başkanı Zekiye Çomaklı’ya tepki gösterdi.
Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası'nda (ETSO) düzenlenen 'Çalışma Hayatında Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi' konulu konferansta Erzurum, Erzincan ve Bayburt illerindeki bazı kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinde görevli kadınların katıldığı konferansta izleyiciler arasında bulunan Erzurum Girişimci Kadınlar Derneği Başkanı Zekiye Çomaklı da konferansta söz alarak, "Belli makamlara kadının oturması hatadır. İnisiyatifini kullanamıyor, eksik kalıyor. Beni taşlayıp, yerebilirsiniz ama böyle eksik gördüğüm kadınlar var. Üniversitede profesör olmuş, güzel bir yere gelmiş. Hiçbir işe yaramıyor. Sadece o masanın kadını. Bu tür kadınların da ayıklanması lazım. Böyle dayı-yeğen işi yapılmamalı. Kadın vali olmamalı, kaymakam da olmamalı. Gecenin bir saatinde bir ot yangını olduğu zaman atına binip gidebilmeli. Kadın naziktir, narindir, duygusaldır. Emir verebilmeli. Yumruğunu vurduğu zaman ses getirmeli. Herkes Zekiye değil. O makamlardaki kişi yumruğunu vuran kadın olmalı. Onun için Milli Eğitim Müdürü, İş-Kur Müdürü kadın olmamalı" şeklindeki konuşmasına Erzurum Aktif İş Kadınları Dostluk ve Dayanışma Derneği Başkanı Hülya Saltuklu yazılı tepki gösterdi.
Saltuklu açıklamasında şöyle dedi: “ Herkes Zekiye değil” demekle acaba ulaşılmaz bir kişilikten mi bahsediyor. Bilim ve irfan yuvalarımız üniversitelerde okurken çok kıymetli öğretim üyesi ve görevlisi hocalarımız oldu. Biz onları örnek aldık.
“Üniversitede profesör olmuş, güzel bir yere gelmiş. Hiçbir işe yaramıyor. Sadece o masanın kadını. Bu tür kadınların da ayıklanması lazım. Böyle dayı-yeğen işi yapılmamalı.” Acaba Sayın Çomaklı üniversitede o eleştirdiği hocalara öğrenci oldu mu? Neye dayanarak onların ayıklanmasını istiyor. Eğer o masaya hak etmeden oturan varsa bu kadın olmanın eksikliği değildir. Belki de işi ehline vermeyen erkek ya da kadın olan hocaların kusurudur. İşi ehline vermeyenlerin kapı dışarı edilmesi ya da ayıklanması dese bir derece anlayışla karşılarız. Sağlımız bozulduğunda kadın doktoru arayan bizleriz. Kapı dışarı ettiğimiz insanlar Çomaklının düşündüğü mantıkla düşünerek bizi kapı dışarı ederlerse ne diyeceğiz. Oysa Türkiye’nin terör ve ekonomide mücadele eden başbakanlarımızdan biri olan Başbakan Tansu Çiller Hanımefendi ülkeyi yönetirken hem emir veriyordu hem de ülkeyi yönetiyordu. O yıllarda da Pakistan Başbakanı rahmetli Benazir Butto Hanımefendiydi. Şimdi de Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Hanımefendidir. Ülke yönetimine başbakan olarak layık görülen hanımefendiler, kaymakam ve vali olması niçin layık görülmez. Erzurum milletvekili Fazilet Dağcı Çığlık meclise yakışmıyor mu? Ki İl Milli Eğitim Müdürü ya da İş-Kur Müdürü olmaya layık olmasın. Ülkenin yönetiminde yer alan yöneticilerin yönetim işini yaparken; yumruğunu masaya vurarak, kanunları hiçe sayarak ve kaba kuvvet kullanarak değil, kanunları işleterek, hukukun içinde kalarak, aklını ve yeteneğini işin içine katarak yapmalıdır. Cinsiyeti ne olursa olsun. İslamiyet’te ve Türk kültüründe kadının ve annenin yeri tartışılmayacak kadar değerlidir. Bundan ötürü dernek olarak Çomaklının düşüncelerini yeniden gözden geçirmesini diliyoruz.”