BM’de Filistin gündemi

BM Genel Kurulu’nda düzenlenen Filistin ve İsrail için iki devletli çözüm konulu Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferans, iki devletli çözüme sarsılmaz destek, somut adım ve Filistin Devleti'ni tanıma çağrılarıyla sona erdi.
Filistin meselesine barışçıl çözüm bulunması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi konusundaki Birleşmiş Milletler (BM) Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansı’nın ikinci gününde BM Genel Kurulu'na hitap eden temsilciler, iki devletli çözüme destek vererek uluslararası toplumun Filistin sorununun çözümü yönündeki kararlılığını ortaya koydu.
"Çin, bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulmasını kararlılıkla destekliyor"
Çin Hükümetinin Orta Doğu Özel Temsilcisi Zhai Jun, BM Genel Kuruluna hitabında, Gazze’de savaşın alevlerinin yanmaya devam ettiğini ve konferans sürerken masum insanların hayatlarını kaybetmeye devam etmekte olduklarına dikkat çekti.
Zhai, "Mevcut koşullar altında, uluslararası toplum sadece çözüm için masaya oturmamalı, aynı zamanda harekete geçmeli ve iki devletli çözümün ilerletilmesi adına somut adımlar atmalıdır" dedi.
Çin’in kapsamlı bir ateşkes sağlanması, Batı Şeria’da ve Gazze’de yönetimin Filistin’de olması, Filistin’deki iç dayanışmanın desteklenerek farklı fraksiyonlar arasında birlik sağlanması ve iki devletli çözümün uygulanmasına yönelik barış ivmesinin korunması gerektiğini savunduğunu ifade eden Zhai, "Çin, bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulmasını kararlılıkla desteklemektedir" diye konuştu.
Zhai, "Filistin’e yönelik uluslararası sempati ve iki devletli çözüme verilen destek benzeri görülmemiş bir seviyeye ulaşmışken, bu fırsatı değerlendirerek daha güçlü bir irade ortaya konulmalı ve iki devletli çözümü gerçeğe dönüştürmek için daha sağlam bir sinerji oluşturulmalıdır" dedi.
Çinli temsilci, Filistin’i halen tanımayan tüm ülkeleri de Filistin’i resmen tanımaya davet etti.
"Rusya’nın Filistin’i tanıması, çözümün korunmasına yardımcı oldu"
Rusya Federasyonu Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, Genel Kurula hitabında Rusya’nın Filistin Devleti'ni tanımasının iki devletli çözümün korunmasına katkı sağladığını söyledi.
Sovyetler Birliği’nin İsrail’i hem fiilen hem de hukuken tanıyan ilk ülke olduğunu hatırlatan Verşinin, Moskova’nın aynı zamanda bir Filistin Devleti’nin kurulmasını da desteklediğini belirtti.
Verşinin, "Rusya’nın Filistin’i tanıması, başka onlarca ülkenin yaptığı gibi alkış için değil, iki devletli çözümün yararı için yapılmıştır. Ve bu, çözümün korunmasına gerçekten yardımcı olmuştur" diye konuştu.
Filistin Devleti'nin kurulması için yol haritası belirlenmesi çağrısı
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Bakanı Halife Şahin el-Marar, Gazze’deki insani felakete dikkat çekerek, Gazze’deki savaşın durdurulması için uluslararası çabaların birleştirilmesinin zorunlu olduğunu söyledi.
El-Marar, bu nedenle bağımsız ve egemen bir Filistin Devleti’nin kurulması için "açık, bağlayıcı ve geri dönüşü olmayan bir yol haritası" benimsenmesi çağrısında bulundu.
Çözümsüz geçen her günün yaraları derinleştirdiğini ve barış ihtimalini azalttığını ifade eden El-Marar, "Artık tek ihtiyacımız olan şey, en uygun stratejik seçenek olan barışa yönelmek için siyasi cesaret gösterilmesi" diye konuştu.
"Filistin halkının varlığı tehdit altındayken, barıştan söz edilemez"
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Bakanı Ronald Ozzy Lamola, Filistin halkının varlığı tehdit altındayken barıştan söz edilemez" dedi.
BM Güvenlik Konseyi’nin Filistin halkını korumak için harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan Lamola, BM kararları ve Uluslararası Adalet Divanı’nın görüşlerinin derhal eksiksiz bir şekilde uygulanması ihtiyacına dikkat çekti.
Lamola, "BM’nin kuruluşunun üzerinden 80 yıl geçmişken, bu mesele ortak vicdanımızı yaralamaya devam ediyor. Çözüm, hepimizi bir arada tutan değerlere somut bir biçimde yeniden bağlanmakta yatıyor" dedi.
"Bu şiddet ve yıkım döngüsü artık durmalı"
Portekiz Dışişleri Bakanı Paulo Rangel, "Açık ve net konuşayım. Bu savaş sona ermeli. Devam eden insani krizler ve açlık sona ermeli. Bu şiddet ve yıkım döngüsü artık durdurulmalı" dedi.
Portekiz’in İsrail halkının acısını da Filistin halkının acısını da anladığını söyleyen Rangel, "Açlık içindeki sivillerin, temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken öldürülmeleri için hiçbir gerekçe olamaz. Gazze’de Filistinlilerin hareket özgürlüğü bütünüyle yeniden tesis edilmelidir. Filistin halkının zorla yerinden edilmesi de asla kabul edilemez. Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’da Filistinli evlerinin ve mülklerinin yıkımı tamamen durdurulmalıdır" dedi.
Hitabında Rangel, Portekiz’in iki devletli çözüme olan sarsılmaz bağlılığının bir kez daha teyit etti.
"Tel Aviv’deki soykırımcı hükümetle diplomatik ilişkilerimizi kestik"
Kolombiya geçici Dışişleri Bakanı Rosa Yolanda Villavicencio, "Biz burada toplanmışken Gazze’de her gün yüzlerce insan ölüyor. Dünya, çocuklara, kadınlara, yaşlılara, hastalara ve yaralılara karşı yürütülen etnik temizlik kampanyasını dehşetle izliyor. Bu eylem, uluslararası hukukun en temel normlarını ihlal ediyor. Temmuz ayı, Gazze halkı için son 18 ayın en kanlı ayı oldu. Bu ay, günde ortalama yüzü aşkın Filistinli İsrail tarafından öldürüldü" dedi.
Kolombiyalı diplomat, "Artık yeter. Derhal ve koşulsuz bir ateşkes sağlanmasını ve yasa dışı işgalin sona ermesini talep ediyoruz. İnsanlığın en temel normlarının sistematik bir şekilde çiğnenmesinin normalleştirilmesine kayıtsız kalamayız" dedi.
Rosa Yolanda Villavicencio, "Kolombiya, sözde değil eylemlerle hareket ettiğini ortaya koymuştur. Tel Aviv’deki soykırımcı hükümetle diplomatik ilişkilerimizi kestik" dedi.
"İsrail’in varlığını garanti altına alacak tek şey, iki devletli çözüm"
Almanya Federal Dışişleri Bakanlığı nezdinde Devlet Bakanı Florian Hahn, İsrail’in varlığını garanti altına alacak tek şeyin Filistin ve İsrail’in yan yana, barış ve güvenlik içinde var olacağı iki devletli çözüm olacağını söyledi.
BM Genel Kuruluna hitabında Hahn, "20 ay boyunca süren acımasız savaşın ardından artık bir şey netleşti: Bu çatışmayı yönetmek artık bir seçenek değildir. Nihayetinde bu sorunu çözmemiz gerekiyor. İnsanların yaşadığı acı sona ermeli" dedi.
Almanya’nın politikasının iki devletli çözümün uygulanabilirliğini korumak olduğunu vurgulayan Hahn, "Gazze’de savaş sürerken ve Batı Şeria’daki eğilimler son derece olumsuzken, iki devletli çözüm uzak bir ihtimal gibi görülebilir. Ancak bu çözüm, yalnızca İsrail ve Filistinliler arasında müzakere edilerek gerçekleştirilebilir" diye konuştu.