Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın katıldığı miting ardından Emniyet Müdürlülüğü binasına atmak istediği bombanın patlaması sonucu eli kopan 20 yaşındaki Adem Yıldız hakkında 2 kez ağırlaştırılmış ömür boyu ve 36 yıl hapis cezası istendi.
Bu arada, Adem Yıldız, ifadesinde, BDP Doğubayazıt teşkilatında bomba yapımının öğretildiğini öne sürdü.
Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Ayyayla tarafından 15 sayfalık hazırlanan iddianamede, Adem Yıldız hakkında silahlı örgüt adına 'Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle ve bombalama suretiyle öldürmeye teşebbüs, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak' suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis 36 yıl hapis cezası istendi.
Özel Yetkili Erzurum 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, PKK/KONGRA GEL terör örgütünün Hakkari'nin Şemdinli İçesi'nde 24 askerin şehit edilmesinden sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kazan Vadisi'nde operasyonlara azmettirildiği ortaya çıktı.
Geçtiğimiz yılın 17 Aralık 2011 günü Doğubayazıt'ta kurulan 'Demokratik Çözüm Çadırı'na gidip gelmeye başladığını söyleyen sanık Adem Yıldız, ifadesinde terör örgütünün sempatizan kazandırabilmek için çadırda, tiyatro ve film seyrettiğini anlattı. Çadırda ideolojik dersler aldığını söylediği belirtilen Adem Yıldız, ifadesinde şunları söyledi:
"Çocukları dağda olan aileleri ziyaret edip onlara yardım malzemesi götürüyorduk. Geçen Mayıs ayında, Eyüp Ok isimli kişi BDP Doğubayazıt ilçe teşkilatında bulunan gençlik odasında bomba eğitimi verdi. Odanın duvarında Abdullah Öcalan ile ölen örgüt mensuplarının fotoğrafı vardı. Eyüp Ok parti binasında Mehmet Karabuğa, Feyaz Aslan, Ercan Erkuş, Erdal Kod, Ertan Tanrıkulu, Habip Eraslan, Özay Özer ve Serhat Baş'a 2-3 gün bomba yapımını öğretti. Bomba eğitimi yapılan odaya girildiğinde kapı kilitleniyor, cep telefonlarının bataryaları çıkarılıyordu. Çadır ve gençlik odasında 'Abdullah Öcalan sizin için hapis yatıyor. Sizin de fedakârlık yapmanız gerekiyor' deniliyordu. Feyaz Aslan da beni gençlik odasına götürerek, 'Selahattin Demirtaş, gelecek. Bu nedenle bir eylem yapmamız gerekiyor' dedi. Ercan Erkuş cebinden bombayı çıkararak Feyaz Aslan'a verdi. O da bana uzatarak 'al bunu cebine koy' dedi. Ben de 'bombayla işim olmaz' dedim. Ercan Erkuş da bana 'İkide bir partiye geliyorsun. Hiçbir eyleme katılmıyorsun. Yoksa sen ajan mısın? Hele bir atma da görelim' dedi. Bunun üzerine Feyaz Aslan, bunun benim ilk ve son eylemin olacağını belirterek, 'İnşaatlarda çalışıyorsun, hamallık yapıyorsun. Kürdistan kurulunca ödüllendirileceksin. Yaparsın yaparsın hem de çok güzel yaparsın. Fitili hemen yakıp atacaksın. Eylemi yapmadığın takdirde seni döverek hastanelik ederiz' dedi".
Bombayı evde bahçe duvarının deliğine sakladığını, Feyaz Aslan'ın, kendisine "Bombayı toplu duran polislerin ortasına at" dediğini anlatan Adem Yıldız, aynı kişi tarafından miting sonrası izlendiğini belirtti. Emniyet Müdürlüğü önüne gelince bombayı soldan sağ eline aldığını, fitil ateşledikten sonra gecikince fırlatamadan elinde patladığını belirten Yıldız, ilk yardımı Feyaz Aslan'ın yaparak kopan kolunu poşu ile bağladığını bildirdi. Yıldız, "Koluma girerek taksiye bindirdi. Bu sırada bana 'Bakın benim ismimi polise verme çok kötü olur' dedi. Beni tehdit edip kandırdıkları için bu eylemi yapmak zorunda kaldım" diye konuştu.
"KÜÇÜK ÇOCUKLARI DAĞA ÇIKARIYORLAR"
Özel Yetkili 4'ncü Ağır Ceza Mahkemesinde ilk kez hakim karşısına çıkarılan Adem Yıldız'ın tedirgin davranışları yüzünden aynı olayda tutuklu yargılanan Feyaz Aslan, Ercan Erkuş, Erkan Tanrıkulu ve Orhan Şahin duruşma salonundan çıkarıldı. Yıldız, "Oraya ses gitmiyor değil mi?" diye sorduktan sonra "Hayır gitmiyor" yanıtına alınca ağlayarak, "Polise ve mahkemeye güvendiğim için gerçekleri anlattım. Bunlar küçük çocukları dağa çıkarıyorlar. Benim söylediklerimi ne olur onlara söylemeyin. Benim can
güvenliğim yok" dedi.
"BOMBAYI HAVAYA ATMAK İSTEDİM"
Adem Yıldız, mahkemede "Bana bombayı Ercan Erkuş verdi. Feyaz'da bombayı nereye atacağımı söyledi. Ama onlara söylemeyin. Allah rızası için beni koruyun. Orhan Şahin bana hiç birşey söylemedi bomba verilirken yanımdaydı. Erkan Tanrıkulu da bomba eğitimi gördü. Bomba atma niyetim yoktu. Olsa zaten elimi kaybetmezdim. Sağ kulağım duymuyor artık. Bombanın fitilini yaktıktan sonra havaya atayım kimse zarar görmesin dedim. Elimde patladı. Hakim bey sizden ricam onlar duymasın" diye konuştu.