KANAL25
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
Reel Kesim Güven Endeksi açıklandı
Reel Kesim Güven Endeksi açıklandı
Gazze'de can kaybı 44 bin 235’e yükseldi
Gazze'de can kaybı 44 bin 235’e yükseldi
Ala: “Durmak yok, yola devam’
Ala: “Durmak yok, yola devam’
'Kadınlar zulümlere maruz kalmaya devam ediyor'
'Kadınlar zulümlere maruz kalmaya devam ediyor'
Erdoğan: ‘Eyvallah etmeyiz’
Erdoğan: ‘Eyvallah etmeyiz’
HABERLER>GÜNDEM
28 Aralık 2021 Salı - 10:01

Erzurum 2’inci doz aşı verileri açıklandı

ERZURUM GAZETESİ - ÖZEL - En az 2 doz aşı olmuş 18 Yaş ve üstü nüfus verileri açıklandı. Erzurum’da 2’inci doz aşı yaptıran kişi sayısı oranı yüzde 71.7 olarak kaydedildi.

Erzurum 2’inci doz aşı verileri açıklandı

En az 2 doz aşı olmuş 18 Yaş ve üstü nüfus verileri açıklandı. Erzurum’da 2’inci doz aşı yaptıran kişi sayısı oranı yüzde 71.7 olarak kaydedildi. 2’inci doz aşı Türkiye ortalaması ise yüzde 82,89 olarak açıklandı. Doğu Anadolu Bölgesinde 2’inci doz aşı olma oranının en düşük olduğu iller Muş, Bingöl, Bitlis, Ağrı ve Elazığ olarak bildirildi.

ERZURUM SARI KATEGORİDE

Doğu Anadolu Bölgesinde 3 il mavi kategoriye yükselebildi, Turuncu kategoride 2, sarı kategoride ise 9 il yer aldı. Sağlık Bakanlığı 2’inci doz aşı haritasını yayımladı. Kırmızı, Turuncu, Sarı ve Mavi renklerle aşı olma oranlarının verildiği haritada, Muş, Bingöl illeri turuncu; Bitlis, Ağrı, Kars, Erzurum, Erzincan, Van, Iğdır, Malatya, Elazığ illeri sarı; Ardahan, Hakkari ve Tunceli ise mavi kategoride değerlendirildi.

BÖLGE İLLERİ 2’İNCİ DOZ AŞI ORANLARI

Sağlık Bakanlığı verilerine göre İller 2’inci doz aşı oranı Ağrı’da yüzde 66,9, Ardahan’da yüzde 80,8, Bingöl’de 62,6, Bitlis’te yüzde 65,4, Elazığ’da yüzde 68,3, Erzincan’da yüzde 74,1, Erzurum’da yüzde 71.7, Hakkari’de yüzde 76.3, Kars’ta yüzde 74,8, Muş’ta yüzde 62.5, Malatya’da yüzde 74,3, Tunceli’de yüzde 78.2, Van’da yüzde 72.1 oldu. Erzurum 2’inci doz aşı oranı yüksekliği bakımından bölge illeri sıralamasında 8’inci sırada yer aldı.

2 DOZ AŞILAMADA İLK SIRADA ORDU VAR

Verilerde, aşılamada önde giden illere de yer verildi. Bakanlığın tablosuna göre yüzde 86 ile Türkiye'de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Ordu’yu Osmaniye, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Bartın takip etti.

EN DÜŞÜK AŞILAMA ŞANLIURFA’DA

Bakanlığın tablosuna göre yüzde 58,9 ile Türkiye'de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Muş, Bingöl, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Omicron varyantının ülkemizde de yayılmaya başladığı bilgisini dün kamuoyuyla paylaştık. Tedbirlere özenle uymak ve önemi artan hatırlatma dozunu aksatmadan yaptırmak gerektiği uyarımızı bir kez daha tekrarlıyoruz. Şartları lehimize çevirmek konusunda hepimiz tecrübe sahibiyiz” dedi.

BÖLGESEL VERİLER

KARADENİZ BÖLGESİ

Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, son 4 günde 40 binin üzerinde vatandaşın hatırlatma dozlarını yaptırmak üzere aşı merkezlerine başvurduğunu açıklayarak, “Bu, şehrimiz adına çok sevindirici bir durum” dedi.

Samsun’da yürütülen aşı uygulaması ve son veriler hakkında bilgi veren Vali Zülkif Dağlı, “Sağlık Bakanlığımızın hatırlatma dozu bekleme süresini 6 aydan 3 aya düşüren kararından sonra Samsun’da hatırlatma dozuna büyük bir ilgi oluştu. Aşı gönüllüsü vatandaşlarımız, yeniden aşı merkezlerimize akın etmeye başladı. Bu ilginin sonucunda son 4 günde 40 binin üzerinde vatandaşımız hatırlatma dozlarını yaptırmak üzere aşı merkezlerimize başvuru yaptı. Bu başvurular sonrası hafta sonları 500’e kadar düşen aşı sayımız 5 binlere; hafta içi 2 binin altına düşen aşı sayımız ise 10 binin üzerine çıktı. Bu, şehrimiz adına çok sevindirici bir durum” diye konuştu.

“Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’nın da ifade ettiği gibi omicron varyantı hızlı bir bulaşma gücüne sahip ve bu varyant henüz Samsun’a gelmeden şehrimizi koruyabilmemiz için aşı sayımızı artırmamız ve hatırlatma dozlarımızı yaptırmamız gerekiyor” diyen Vali Dağlı, şunları söyledi:

“Görüştüğümüz birçok Samsunluya, neden aşınızı yaptırmıyorsunuz diye sorduğumuzda, ‘Yerli aşıyı bekliyoruz, bizim aşımız gelirse kesinlikle aşımızı yaptıracağız’ yanıtını alıyoruz. Vatandaşlarımızın bu isteğinin yerine gelmesine sayılı günler kaldı. Türkiye, kendi kovid aşısını üreten 9 ülkeden biri olarak Turkovac aşısının ülke içinde dağıtımına başlıyor. İlimizde zaten artmakta olan bir aşı talebi söz konusu. Aşı konusunda talep ve ürün noktasında hiçbir sıkıntımız yok. Bakanlığımız tarafından aşı lojistiği düzenli olarak sağlanıyor. Önümüzdeki günlerde yerli ve millî aşımız Turkovac’ın da devreye girmesiyle şehrimizde aşıya olan talep daha da artacaktır. Bu muhtemel talebi karşılamak için aşı odalarımızı ve aşılamada görev alacak personel sayılarımızı artırıyoruz. Sağlık personelimiz yoğun bir şekilde çalışmaya devam ediyor. Tüm vatandaşlarımızın, aşı hakkı geldiğinde aşısını yaptırmasının önemine dikkat çekerek kendi aşımızın bize kattığı güçle koronanın şehrimizin ve tüm ülkemizin gündeminden çıkmasını diliyorum.”

MARMARA BÖLGESİ

4. doz aşıyı olan Kırklareli Valisi Bilgin vatandaşları aşı olmaya davet etti.

Korona virüs salgınıyla mücadele kapsamında Sağlık Bakanlığının aşı ile toplumsal bağışıklığı elde etmede mevcut antikor seviyesini ve koruyuculuğu önemli ölçüde artıracağı değerlendirilmesi üzerine başlatılan 4. Doz aşılama sürecinde Kırklareli Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Vali Osman Bilgin 4. doz aşısını oldu. Bilgin toplumsal bağışıklığın artırılması için tüm vatandaşları aşı merkezlerine aşı olmaya davet etti.

İÇ ANADOLU BÖLGESİ

Ankara’da bulunan Etimesgut Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesi’nde Covid-19 yoğun bakım servisinde yatan hastalar için bir uygulama başlatıldı. Covid-19 servisi olduğu için ailelerini göremeyen hastaların kendilerini yalnız hissetmemesi ve morallerinin yüksek tutulması için geliştirilen uygulama ile ailelerinden gelen video mesajlar yoğun bakım hastalarına izletiliyor.

Etimesgut Şehit Sait Ertürk Devlet Hastanesi Covid-19 Yoğun Bakım Servisi Sorumlusu Dr. Sevgi Bağlı Seyhan ve ekibi, burada tedavi gören hastaların en büyük kaygılarından birinin de ailelerinden haber alamamak olduğunu söyleyerek bir uygulama başlattı. Yoğun bakım servisinde yatan hastaların aile ve yakınlarından gelen video mesajlar görevli hemşireler tarafından hastalara izletilerek onlara moral veriliyor. Bu sayede ailelerinden habersiz kalmayan hastalar, kendilerini umutla bekleyen aileleri için mücadeleyi bırakmamaya çalışıyor. Yaklaşık 2 yıldır Covid-19 Yoğun Bakım Servisi’nde görev aldığını söyleyen Dr. Sevgi Bağlı Seyhan, bu uygulama sonrasında hastalarda moral anlamında ciddi olumluluklar oluştuğunun altını çizerek, “Hastalar hasta yakınlarından ayrılıyorlar ve hiç haber alamıyorlar. Kendilerinin solunum sıkıntısı var ve nefes alamıyorlar. En önemli problemleri zaten nefes alamamak. Bir de üzerine yalnız kalmak, öleceğim korkusu ve yalnız öleceğim korkusu onları çok tedirgin ediyordu. Biliyorsunuz pandemi nedeniyle hasat yakınlarını da içeri alamıyoruz. Aynı zamanda hastayı göstermek de hasta mahremiyetine aykırı oluyordu. Çünkü maskeler, sondalar birçok şeyler vardı. Hastalar öyle de görünmek istemiyordu ama ailelerini de görmek istiyorlardı. Bu sebeple biz de bir uygulama başlattık. Hasta yakınları bize videolarını gönderiyorlar. Hastalar ile ilgili onları motive edecek, morallerini yükseltecek videoları gönderiyorlar. Bunu da hastalara izletiyoruz. Bu birkaç dakikalık da olsa havalarını gerçekten çok değiştiriyor. Moral ve motivasyonlarını çok artırıyor. Biz de direkt gözlemleyebiliyoruz. Yalnız olmadıklarını hissediyorlar. Yani sadece bizimle değil, yakınları ile de birlikte olduklarını hissediyorlar” ifadelerini kullandı.

“MAALESEF Kİ İLAÇLARI KULLANMADIM”

Yaklaşık 1 aydır Covid-19 yoğun bakım servisinde tedavi gören Faruk Akar, testi pozitif çıktıktan sonra kızının müdürünün tavsiyesi doğrultusunda Sağlık Bakanlığı tarafından tavsiye edilen ilaçları kullanmadığını ve bu durumdan çok pişman olduğunu vurgulayarak, “Ayın 21’inde kızım olmuş. Burada tetkik yaptırmış ve ‘baba hemen sen de git’ dedi. Ben de hemen acilen geldim burada tetkikimi yaptırdım. Birkaç saat sonra bana Covid olduğumu söylediler. Bir eleman ile ilaç göndereceklerini söylediler. Bu ilaçları da ‘yarın sabahtan itibaren 8-8, geri kalanları da 3-3 alacaksınız’ dediler. Kızımın çalıştığı yerde müdürü demiş ki, Sağlık Bakanlığı’nın vermiş olduğu o ilaçları sakın kullanmayın. Maalesef ben kızımın sözünü dinleyerek, kendisi de 8 almış gerisini bırakmış. Ben de yanlış olduğunu düşünerek almadım. Başka ilaçlar aldım. D vitamini, bir de ağrı kesici aldım 5 gün. Tabi bu arada hiçbir şey yiyemedim. Gözlerim kan çanağına dönmüştü. Yemeği zoraki yiyordum. Birkaç lokma, birkaç yudum. Sonra bir cumartesi günü kızım çağırınca ambulans ile apar topar geldiler. Hemen oksijenimi ölçtüler, 48’e düşmüş. Hemen Covid bölümüne götürdüler, oksijen verdiler kendime geldim. Oradan sonra da yoğun bakımda yatmamı söylediler. 1 aydan fazladır da burada yatmaktayım” şeklinde konuştu.

“ÇOK YÜKSEK MORAL OLDU BANA”

Ailesinden ve yakınlarından gelen video mesajların kendisine çok büyük moral olduğunu kaydeden Akar, “Çok yüksek moral oldu bana. Çok özledim onları. Torunum var, eşim var, kızım var. Burada başka kimsemiz yok. Yurtdışında Avusturya’da oğlum var. Dünyanın bir ucunda, zamansız yakalandık. Buraya geldik ve çok zor aşamalardan geçtik. Allah kimseye vermesin. Buranın değerli elemanları gece gündüz demeden yardımcı oldular. Tabi mücadele ile bugünlere kadar geldik. Hepsinden çok memnunum. Allah devletimize zeval vermesin. Sağlık Bakanlığı’nın doktorlarından yardımcı elemanlarına kadar hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim” diye konuştu.

ERKEN DOĞAN İKİZLER 3 AY SONRA KORONA VİRÜSÜ ATLATTI

Kayseri’de erken doğumlarının ardından korona virüse yakalanan ikizlere, Özel Dünyam Hastanesi sahip çıktı.

3 ay önce erken doğumla dünyaya gelen ikizler Yamaç ve Yağız, doğumlarından kısa süre sonra ateşlenerek rahatsızlandı. Doğumun gerçekleştiği hastanede yeterli imkan bulunmadığı için hastane arayışına giren aile Özel Dünyam Hastanesi’ne başvurdu. Hastaneye sevk edilen bebekler, yapılan test sonucu korona virüs olduğu anlaşılınca hemen tedavi altına alındı. Yaklaşık 3 aylık tedavi sürecinin ardından virüsü atlatan ikizler, servisteki müşahede sürecinin ardından taburcu edilecek.

Geldikleri hastanede yapılan test sonucu bebeklerin virüse yakalandığını öğrendiklerini söyleyen anne Aycan Ağar, “Çocuklarım maalesef erken doğdu. Erken doğdukları için solunum yollarında sıkıntı vardı akciğerlerden dolayı. İkizlerden birisi gece bir anda rahatsızlandı aniden. Meğer covid olmuş. Ben hamilelik sürecinde geçirmedim ama doğum yaptığım hastanede, yeni doğan yoğun bakımda yatarken buraya sevk edildi. Buradaki doktorumuz da covid testi yapalım dedi ve o şekilde öğrendik biz çocuğumuzun virüse yakalandığını. Zaten diğer hastanede çocuğum covid olup da geldi buraya, orada bir test yapılmadı. Solunumu zorlaştığı için ve haliyle hastane de yetersiz olduğu için cihaz eksikliğinden dolayı buraya sevk edildi. Biz yaklaşık 3 aydır buradayız. Doktorumuzdan ve hastaneden çok memnunuz. Doktorumuz Sezin hanımın ilgisi bizi çok rahatlattı ve çok ilgilendi bizimle. Hastane de hemşireleri olsun, bakım koşulları olsun her şeyi ile ilgili ve iyi” dedi.

Baba Emre Ağar ise hastanelerin birçoğunun kabul etmediğini ama Özel Dünyam Hastanesi’nin kendilerine sahip çıktığını söyleyerek, “Çocuklar ikiz oldukları için erken doğum riskini bekliyorduk zaten ama daha sonrasında yaşanılacakları beklemiyorduk. Başka bir hastanede doğum oldu ve bizi 1-2 gün sonra makine yetersizliği gibi sebeplerle sevk etmek istediler. Bize de siz hastane bulun gibi söylemler yönelttiler ve sonrasında da mecbur kalarak buraya sevk ettiler. Biz buraya geldikten sonra doktorumuz Sezin hanım şüphelenerek covid testi yaptı. Burada çocukların her şeyi çok iyiydi. Birçok hastanede nöbetçi doktor yok ama burada 24 saat nöbetçi doktor da var. Çocuklarımız çok şükür iyiler. Şu an serviste müşahede altındalar sadece. Artık entübe değiller. İnsanlar hastane seçimi yaparken imkanlarını ve doktorlarını çok iyi araştırsınlar. Hiçbir yer bizi kabul etmezken, Özel Dünyam Hastanesi bizi kabullendi ve sahiplendi. Hepsine çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

DOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Korona virüs haritasında Malatya 1 ayda mavi ve yeşile döndü

Malatya’da ''Hayat Eve Sığar (HES)" uygulamasında yer alan korona virüs yoğunluk haritasındaki 1 aylık değişime bakıldığında neredeyse kırmızı bölge kalmadı.

3 Kasım tarihinde risk haritasına bakıldığı zaman Malatya’da birçok yerin kırmızı renge büründüğü görülüyordu. Aradan geçen 3 haftalık zaman diliminden sonra 24 Aralık tarihinde, haritadaki risk yoğunluğundaki azalma gözle görülür hale geldi. Uygulanan sıkı denetimler ve vatandaşların sokağa çıktığında önlemlerini almaları ve aşı olunmasının etkileri Malatya'da netice vermeye başladı. Korona virüs haritası 1 ayda bazı bölgede maviye, bazı bölgede ise yeşile döndü.

Malatya Soykan Meydanı’nda görüşlerini alınan vatandaşlar, maske, temizlik ve sosyal mesafe kullarına uyduklarını ve aşılarını yaptırdıklarını ifade ettiler.

“VİRÜSÜN BİTMESİ İÇİN KULLARA UYMAMIZ GEREKİYOR”

Bülent Türk isimli vatandaş, yeni tip korona virüs (Covid-19) pandemisine karşı önlemleri aldığını belirterek, “Maske ve sosyal mesafe kullarına uyuyorum. Bazı vatandaşlarımızın maske takmadığını görüyorum. Virüsün bitmesi için maske ve kurallara uymamız gerekiyor” dedi.

Yakup Acar ise “Maske takmıyorum, aşı oldum” diyerek, korona virüs salgını nedeniyle aşı olduktan sonra fazla önlem almadığını söyledi. Acar, "Aşı oldum. Şu an cebimde ama maske takmıyorum. Sinovac aşımı oldum, Turkovac aşısını bekliyorum” şeklinde konuştu.

Ali Üzülmez de “Korona virüs salgını nedeniyle ülke olarak çok sıkıntı çektik. Ama bizim de vatandaş olarak kurallara uymamız gerekiyor. Maske takmayı unuttum. Şimdi takıyorum. Sosyal mesafe kullarına uyuyorum. Hijyen, maske, mesafeye herkesin uyması gerekiyor ki virüs bitsin” diye konuştu.

HER 100 ÇALIŞANDAN 62’SİNİN SON BİR YILI DAHA STRESLİ GEÇTİ

Çalışan esenliği araştırmaının sonuçlarına göre çalışanların yüzde 62’si son bir yıldır kendini daha stresli hissediyor, yüzde 26’sı işe odaklanmakta güçlük çekiyor.

Dijitalleşme süreci ile hızlı bir değişime giren iş dünyasında Covid-19 ile birlikte adeta taşlar yerinden oynadı. Sağlık endişesinin yanı sıra dünya genelinde yaşanan ekonomik belirsizlikler işsiz kalma riskini beraberinde getirirken, uzaktan çalışma ile birlikte değişen mesai kavramı ve sürekli evde olma hali de çalışanları ciddi ölçüde etkiledi. Yeni nesil çalışan esenliği platformu Wellbees’in, Etki Yatırımı Platformu’nun (Etkiyap) katkısıyla hazırladığı “Esenlik Programlarının Çalışan Esenliğindeki Yeri” başlıklı araştırma, çalışanların yaşadıkları değişimi gözler önüne serdi.

Y kuşağı işini kaybetme endişesi ile daha fazla stres yaşıyor

Araştırmaya Türkiye genelindeki sekiz şehirde farklı sektörlerde faaliyet gösteren 10 şirketten bin 178 çalışan katıldı. Ağırlıklı olarak 25-40 yaş (Y kuşağı) ile 41-56 yaş (X kuşağı) arası çalışanların yer aldığı araştırmada, çalışanların son bir yılı değerlendirildi. Buna göre ankete katılanların yüzde 62’si son bir yıl içinde streslerinin arttığını ifade etti. Stres seviyesinde artış yaşayan kadın ve erkek çalışanlar arasında sayısal olarak fark bulunmazken, stres seviyesinin düştüğünü ifade eden kadın çalışanların oranı yüzde 18, erkeklerin oranı ise yüzde 11 oldu.

Kuşaklar arasındaki farka bakıldığında ise yurt dışında yapılan araştırmalara benzer bir sonuçla Y kuşağının son bir yılı X kuşağına kıyasla daha stresli geçirdiği görüldü. Çalışmada bu durumun başlıca sebepleri; Y kuşağının hem kendilerinin hem de yaşça büyüklerinin sağlığı için endişelenmeleri ve kariyer planı yaparken işleri kaybetme riskiyle karşı karşıya kalmaları olarak ifade edildi.

Evde dikkat dağıldı, odaklanma sorunu arttı

Pandemi öncesinde özellikle ofis ortamının gürültüsü nedeniyle yaşanan odaklanma sorunu, uzaktan çalışma döneminde çalışmak için elverişli ortamlar oluşturulamaması nedeniyle artış gösterdi. Çalışanların yüzde 26’sı son bir yılda odaklanma sorunlarının arttığını belirtti. Odaklanma sorunu konusunda kadınların daha değişken bir dönemden geçtiği görüldü. Kuşaklara bakıldığında ise odaklanmakta güçlük çeken Y kuşağının oranının, X kuşağına göre yüzde 6 daha fazla olduğu ortaya çıktı.

HER 100 KADINDAN 87’SİNİN ÇALIŞMA ORTAMI DEĞİŞTİ

Araştırma, değişen çalışma ortamı konusunda kadınlar ile erkekler arasında önemli farklar olduğunu da gösterdi. Erkeklerin yüzde 54’ünün çalışma ortamı değişirken bu oran kadınlarda yüzde 87 oldu. Bu süreçte erkeklerin yüzde 19’u, kadınların ise yüzde 57’si tamamen uzaktan çalışmaya başladı. Çalışmada, kadınların odaklanma konusunda daha değişken dönemlerden geçmelerinin, evde daha fazla çalışmalarından kaynaklandığı da vurgulandı. Y kuşağı da X kuşağına göre yüzde 9 daha fazla tamamen uzaktan çalışmaya geçti.

ESENLİK PROGRAMLARI DEĞERLİ HİSSETTİRİYOR, BAĞLILIĞI ARTIRIYOR

Araştırmada ayrıca çalışanların yaşadıkları bu değişimlerin esenliğin sekiz boyutunu (sosyal, entelektüel, fiziksel, finansal, çevresel, duygusal, spiritüel, mesleki) nasıl şekillendirdiği de incelendi. Katılımcıların yüzde 76’sı iş yerleri tarafından sunulan esenlik programlarını ‘değerli’ veya ‘çok değerli’ bulurken, bu oran kadınlarda yüzde 81, erkeklerde ise yüzde 73 oldu. Yine her 100 çalışandan 76’sı, şirketlerinin esenlik programı sunmasından dolayı kendini değerli hissettiğini ifade etti. Erkek çalışanların yüzde 52’si kadın çalışanların ise yüzde 59’u esenlik programlarının uzaktan çalışma döneminde iş yerlerine ve çalışma arkadaşlarına bağlılığı artırdığını söyledi. Genel olarak katılımcıların yüzde 70’i, başvurduğu yeni şirketin esenlik hizmeti sağlamasını önemli bulduğunu belirtti.

“ÇALIŞANLARA ‘GİTME’ DEMENİN EN GÜZEL YOLU ESENLİK PROGRAMLARI”

Çalışmanın sonuçlarını değerlendiren platformun kurucusu Melis Abacıoğlu, Türkiye’deki çalışanların yaşadıkları sorunların globalde yaşananlar ile benzerlik gösterdiğini söyleyerek, bu konuda fark oluşturmak isteyen şirketlerin kurumsal esenliğe yöneldiklerine dikkat çekti. Abacıoğlu, “Kendini iyi hisseden çalışanların, işverenleri tarafından iyi olması için özen gösterilen bireyler olduğunu görüyoruz. Çalışanlarını, bilançolarında listelenen varlıklar arasında en üste taşıyan, çalışan deneyimi ile esenlik deneyimini harmanlayan şirketlerin sayısının arttığı görmek mutluluk verici çünkü dünya o tarafa doğru koşuyor. Özellikle uzaktan çalışma ve hibrit modellerin giderek kalıcı hale gelmeye başladığı, büyük istifa hareketinin hızla dünya geneline yayıldığı bir dönemde, esenlik çalışanlara ‘gitme’ demenin en net ve güzel yolunu oluşturuyor. Biz de bu çalışma ile şirketlerin bu alanda hazırlayacağı yol haritasına katkı sunmayı hedefliyoruz” dedi.

 
Uluslararası Kar Film Festivali ilgi odağı oldu
 
Erzurum’da vaka sayısı 23.47’ye yükseldi
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Oltu Çayı buz tuttu
Erzurum’un Oltu ilçesinde dondurucu soğuklar etkisini göstermeye başladı. ...
ETD Genel Kurula gitti
Erzurum Eczacı Teknisyenleri Derneği 1.Olağan Genel Kurul toplantısı yapıldı.
Büyükşehir yaban hayatı için seferber oldu
Erzurum Büyükşehir Belediyesi ekipleri, aşırı soğuklar nedeniyle yiyecek ...
 
Aziziye Belediyesi'nden yaban yaşamına destek
Hava sıcaklığının sıfırın altında 15 derecelere kadar düştüğü Erzurum’da ...
Soğuk baraj dondurdu
Kars’ın soğuğu bir günde baraj dondurdu. Kars Barajı’nın yüzeyi, aşırı soğuktan buz tuttu.
Erzurum’da kişi başı sağlık harcaması rekoru
ERZURUM GAZETESİ - ÖZEL - Erzurum 2021 Kasım dönemi kamu sağlık hizmetleri ...
 
Bakan Koca’dan uyarı
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Omicron varyantının Avrupa’dan sonra Türkiye’de ...
Oltu Kalesi restore edilmeyi bekliyor
Tarihi Oltu kalesi gövdesinde çatlaklar oluşurken burçlardan düşen taşlar tehlike oluşturuyor.
Fransa’da aşçılık eğitimi alacaklar
Oltu Mesleki Eğitim Merkezi tarafından hazırlanarak Türkiye Ulusal ajansınca ...
 
YAZARLAR
Orhan Kemal Karasu
Orhan Kemal Karasu
Ak Parti için artık tehlike canları ciddi ciddi çalıyor.
Selahattin Şener
Selahattin Şener
Haydi Erzurum (Bari) Güneşine Sahip Çık !..
Hayrullah Palanoğlu
Hayrullah Palanoğlu
HOBİ BAHÇELERİ TAM GAZDEVAM EDİYOR...
Cahit Okçu
Cahit Okçu
Her Neyse…
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ÇOK OKUNANLAR
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva