Gülhani, dün öğle namazının ardından Palandöken Kayakyolu'ndaki Osman Bektaş Camii'nde cenaze namazının ardından doğum yeri olan Pasinler Yayladağ köyünde toprağa verildi. Gülhani, geçtiğimiz yıl Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti'nce düzenlenen ölümünün 3.yıldönümünde Aşık Reyhani'yi anma toplantısına katılmış, Reyhani'nin eserlerini seslendirmişti. Merhum Gülhani bir şiirinde dünyanın faniliğini şöyle aktarmıştı:
“Anlayamadım
Gülhani gördüğün insanlar n'oldu
Bilinmeyen bir meçhule gark oldu
Bu hana çok yolcu misafir oldu
Nerden geldi gitti anlayamadım”
GÜLHANİ KİMDİR?
1946 yılında Pasinler'in Yayladağ köyünde doğdu. Asıl adı Mehmet Sarıgül. Köyünün ilk öğretmenlerinden olan babası İskender Sarıgül'den aşıklık geleneğini ve şiire ilişkin bilgileri edindi. İlkokulu köyünde okuduktan sonra ortaöğrenimi Erzurum'da tamamladı. Gül adlı bir kıza sevdalanan Aşık Gülhani, 17 yaşından itibaren şiir yazıp türkü söyledi. Gülhani mahlasını da sevdiği kızın adından esinlenerek kullanmaya başladı. Aşık Gülhani, yörenin tanınmış aşıklarından Mevlüt İhsani ve Aşık Reyhani'den
aşıklığın inceliklerini öğrendi. Hemen her konuyu işleyen ve eserleri değişik gazete, dergi ve araştırmalarda yayımlanan Gülhani'nin şiirlerinden oluşan "Gülhani Divanı" (1979) adlı bir kitap Ensar Aslan tarafından hazırlandı. Gülhani'nin hayatı, sanatı ve şiirleriyle ilgili ikinci kitap ise Palandöken Belediyesi yayınları arasında Yrd.Doç.Dr. Abdülkerim Dinç tarafından yayınlandı.