Atatürk Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencisi Fatma Akar ve Neslihan Avcı'nın bakım evlerini ziyaretlerini derste ödev olarak anlatmaları, Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Mevlüt Özben'i harekete geçirdi. Öğrencilerin derslerde teorik olarak işledikleri konuları bire bir yerinde görmelerini sağlamak için harekete geçen Özben, öğrencilerle birlikte bakım evlerini ziyaret etti.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADILAR
Öğrenciler, bakım evlerinde gördükleri manzara karşısında gözyaşlarını tutamadı. Kimi öğrenciler bakıma muhtaç şizofrenive akıl hastalarının bulunduğu odalara girmekten bile korkarken, kimi öğrenciler ise bakıma muhtaç akıl hastaları ile yakından ilgilenerek dertlerini dinledi. Öğrencilerle yakın ilişkiler kuran hastalar, son derece iyi koşullarda bakılmalarına rağmen yalnızlık ve kimsesizlikten yakındı.
ŞEFKATE MUHTAÇLAR
Öğrenciler, ilk başlarda korktuklarını ve çekindiklerini belirterek, bakıma muhtaç hastaların ilgiye ve şefkate ilgi duyduklarını, bu yüzden de yakın olmaları gerektiğini dile getirdiler. Derslerde gördükleri konuların bire bir aynısının bakım evlerinde yaşandığını belirten öğrenciler, fakat derslerin bire bir aynısını görmenin dayanılmaz olduğunu söylediler. İnsanların bu hastalardan kaçmaları yerine yakın ilişkiler kurarak hem kendileri hem de onlar için faydalı olabileceklerini ifade eden öğrenciler,
yaptıkları ziyaretlerin notlarına da yansıdığını dile getirdiler.
Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Mevlüt Özben, "Sosyoloji bölümünün ilgilendiği birçok konu var. Bu konular içerisinde en önemlisi de yaşlılar ve bakıma muhtaç akıl hastaları. Öğrenciler bu konuları teorik olarak çok iyi bilebiliyor fakat kapalı devre dediğimiz kapalı bir ortamda bakılmak zorunda olan ruhsal sıkıntılı insanların bakımları konusunda uygulama eksikleri var. Bu tür ziyaretlerle bu eksikleri gidermeyi amaçlıyoruz" dedi.