KANAL25
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
‘Hedef 2025’te Avrupa’da ilk üçe girmek’
‘Hedef 2025’te Avrupa’da ilk üçe girmek’
Gezeravcı Erzurum’da öğrencilerle buluştu
Gezeravcı Erzurum’da öğrencilerle buluştu
Bayraktar İstanbul Energy Forum'una seslendi
Bayraktar İstanbul Energy Forum'una seslendi
Fidan Dışişleri gündemini paylaştı
Fidan Dışişleri gündemini paylaştı
Yılmaz: 'Milletimizin takdiri bizim pusulamızdır'
Yılmaz: 'Milletimizin takdiri bizim pusulamızdır'
HABERLER>HAYATıN İÇÄ°NDEN
8 Şubat 2013 Cuma - 16:12

Hz. Ebu Bekir'in (r.a.) dirilttigi sahabe : HZ. NEVFEL (r.a)

Efendimiz Hz. Muhammed (sav)'in en yakın arkadaşı Hz Ebubekir'in Allah'ın izniyle Hz Nevfel'i tekrar dirilttiği olayı okurken tüyleriniz diken diken olacak.

Hz. Ebu Bekir in (r.a.) dirilttigi sahabe : HZ. NEVFEL (r.a)

Server-i Kâinat zaman zaman şanlı eshabını toplar, tadına doyulmaz sohbetler yapardı.

Medine'nin nurlu gençlerinden Nevfel (Radıyallahu anh) bunları hiç kaçırmaz, âdeta kaydeder, kelimesi kelimesine aktarmaya bakardı.
Bir gün yüzü suyu hürmetine âlemlerin yaratıldığı server şehadetten söz açtı: " Kıyâmet gününde şehidler, Mahşer yerine gelirken; Peygamberler ayağa kalkar. Onlar; çocuklarından, akraba ve dostlarından 70.000 kişiye şefaat eder (Cehennemden kurtarırlar)"
Gel de heyecanlanma. Müjdenin güzelliğine bak.
Nevfel soluk soluğa eve koştu. İki oğlunu ve hanımını alıp geldi,
Efendimizin (Sallallahü aleyhi ve sellem) huzuruna çıktı.
"Yâ Resûlullah! Bir duâ etsem amin der misiniz?"
Gül yüzlü Nebi, adı güzel Muhammed (Sallallahü aleyhi ve sellem) tebessüm buyurdular.
Nevfel büyük bir aşkla ellerini açtı ve
"Yâ Rabbi" dedi, "Nevfel kulunu şehid, yavrularını yetim, hanımını dul bırak!"
Bu içli niyaza hanımı ve çocukları da katıldılar...

Nevfel (Radıyallahu anh) silahını kuşanıp atına binip Hz. Peygamberin yanına geldiği zaman, anneciği de yanında idi. Kadıncağız ağlayarak:
"Yâ Resûlallah! Benim gözümün yaşına acı. Benim hayatımda gören gözüm ve tutan elim bu oğlumdur. Bundan başka sığınacak kimsem yoktur. Çok garip ve fakirim. Oğlum da çok gençtir. Harb etmesini bilmez. Soğuğa sıcağa dayanamaz. Sonra ben yalnız kalır kötü durumlara düşerim. Kimse hâlimi bilmez" dedi.

Resûl-i Ekrem kadına acıdı ve Nevfel'e:

"Evladım ben sana kefil oluyorum. Cihâd sevabını aynen alacaksın.

Şehid olma mertebesini de kazanacaksın.

Yaşlı ve kederli annenin rızâsını al, göz yaşlarını akıtma.

Bize şefâate gelmişken onu ayrılık ateşine yakma" buyurdular.

Nevfel:

"Yâ Resûlallah, beni cihâddan geri bırakmayınız.

Bu arzumdan vazgeçmek elimde değil. Hak yoluna canımı ve başımı koymuşum.

Anneme dua buyurunuz Rabbim ona çok sabırlar versin" dedi.

Bunun üzerine Resûl-i Ekrem Nevfel'in annesine:

"Gel bu yiğiti hayırlı yoldan alıkoyma!" buyurdular.

Annesi Hz. Peygamberin ricası karşısında :

"Yâ Resûlallah, oğlum savaş hâllerini bilmez, ama onun her halini koruyup gözetmen için sana ısmarladım" dedi.

Hz. Peygember kadıncağızın bu dileğini kabûl ettiler.

Sefer bitti ve İslâm ordusu, pek çok ganimetle birlikte geri döndü.

Ancak bazı sahabeler şehit olmuşlardı. Nevfel de onlardan biriydi.

Hazret-i Ali Anlatır:

"Gazâdan sonra Medine'ye dönüyorduk, şehre yaklaşınca kadınlar ve çocuklar bizi istikbale (karşılamaya) çıktılar. Allahü Teâlâ'nın takdirine razıydılar ama yine de bir ümit, bir merak...
Eşleri, oğulları, babaları dönecek mi bilmiyorlar.

Nitekim Nevfel'in hanımı, çocukları ve ihtiyar anası da önümüze durdular. Büyük bir muhabbetle "Gazânız mübârek olsun Yâ Resûlullah!" dediler, sonra Nevfel'i sordular.
Efendimizin güzel gözleri nemlendi, "o şehit oldu" diyemedi. Elleriyle arka tarafı işaret edip yürüdüler. Efendimizin ardından Ammar'la birlikte geliyoruz.

Nevfel'in hanımı ve çocukları bu kez bize yöneldiler.

Resulullah Efendimizin vermediği haberi biz nasıl verebiliriz? Aynen onun yaptığı gibi yaptık, elimizle arkayı işaret ettik.

Hattaboğlu Ömer de, aynı şekilde hareket etmek zorunda kaldı, Osman bin Affan ona keza...

Kafilenin sonunda Ebû Bekir Sıddîk geliyordu, yanında Muaz bin Cebel, üç beş adım gerisinde de Zübeyr bin Avvam.

Gerçekten çok zor durumdaydı, onun "arkada işareti" yapmak gibi bir şansı kalmamıştı. Ebû Bekir'in ıstırabını anlayabiliyorduk, hem doğru konuşmak isterdi, hem de Resulullah gibi davranmayı arzulardı. Efendimize uymamaktan hepimiz korkardık ama o daha çok korkardı.

Peki yalan? Hayır hayır böyle bir şeyi hiç yapmadı ve yapmazdı.

Nevfel'in anası, hanımı ve çocukları Sıddîk'i çevirip halkaladı, her biri ayrı tondan "Nevfel'e ne oldu" diye sormaya başladılar.
Ne söylenebilir ki? Sıkıntıya bak!

Hazret-i Ebû Bekir gözlerini yumdu ve inlercesine haykırdı:

-Yâ Allah!..
-Yâ Nevfel!...

Donduk kaldık, nasıl bir sessizlik oldu anlatamam.

Birden ovayı bir nal sesi doldurdu ve uzaklardan bir toz bulutu kalktı.

Yayından boşanırcasına koşan bir at yıldırım hızıyla yaklaştı.

Süvari dizginleri çekip sordu " buyur ya Sıddîk! Beni mi çağırdın?"
Yüzünden keyfiyesini çıkarıp attı.
Aaaa Nevfel!..
Daha genç, daha taze, daha nurlu, hem kanlı, canlı...
Biraz evvel onu libaslarıyla gömmedik mi, üstüne toprak atmadık mı?

"Beni mi çağırdın yâ Ebu Bekir, buradayım!" dedi. Hz. Ali'ye ve bütün ashab-ı Kirama selam verdi. Bütün sahabeler hayrete düştüler.

Zübeyr bin Avvâm diyor ki: Resûllullah (s.a.s.) seferden dönünce mescide gidip iki rekat namaz kılar idi. Bu sefer de Resûl-i Ekrem mescidde oturuyordu. Kapıda bir kalabalık toplandı. Nevfel'in içeri girip selam verdiğini gördüler. Resûl-i Ekrem Nevfel'i karşılayıp selamını aldı. Otururken:

"Bu, Allah'ın bir âyetidir, acaba kimin duasıyle meydâna gelmiştir?" dedikleri sırada, Cebrail (a.s) gelip:

"Ya Resûlallah! Şükür secdesi et! Cenab-ı Hak, ümmetinden Hz. İsa gibi ölüleri dirilten birini yaratmıştır. Allah selam ediyor, mağara arkadaşın Sıddık sakalı ağzında iken bir kere daha "Ya Allah" deseydi, İzzetim ve Celalim hakkı için bütün şehidleri diriltirdim. Ben, Ebu Bekir'den razıyım. O da benden razı mıdır? Onun sözünün üzerine Nevfel'i dirilttim. Çünkü o câhiliyet devrinde yalan söylememiştir," buyurduğunu haber verdi.

Bunun üzerine Resûl-i Ekrem, Hz. Ebu Bekir'in sakalını öpüp Cebrail' nin getirdiği müjdeyi haber verdikten sonra:

"Allah sana büyük bir ikram da bulunmuştur. Rabbim'e hamd olsun ki, ben dünyadan ayrılmadan önce ümmetimden Hz. İsa gibi Allah'ın izniyle ölüleri dirilten birini gösterdi" buyurdu.

Bu olaydan sonra Nevfel iki yıl daha yaşadı.
Evvel ki oğullarından başka iki oğlu daha oldu.
Sonra Yemâme cenginde şehit oldu.

 
Ehliyet Alacaklar Dikkat!
 
Kapıya Hizmet Kumar
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Dadaşlar Kültür sohbetinde buluştu
Ankara’da faaliyet veren Erzurum Dernekler Federasyonunun (ERDEF)’in kültür ...
Mumcu Camisinde örnek etkinlik
Erzurum Yukarı Mumcu Camii’nde cami cemaati ve imam, vatandaşlara aşure dağıttı.
Tarih koruma altında
Esat Paşa Haziresi, tahrip olmaktan kurtarıldı.
 
Erzurum Vakkasoğlu'nu ağırladı
Geleneksel Asım Dergisi Günleri hafta sonu Vehbi Vakkasoğlu’nun da katılımıyla ...
Erzurum'a ne oluyor böyle..!
Erzurum’un Palandöken İlçesine bağlı Yenişehir semtinde okuldan çıkan ...
Hayata yeniden tutundu
Erzurum'da 6 yaşında yakalandığı kronik böbrek yetmezliği nedeniyle son ...
 
Kayıp kardeşler Mersin'de bulundu
Erzurum Emniyeti Aziziye’de kayıp olan iki çocuğu Mersin’de buldu. Kayıp ...
AK Partililer nikahta buluştu
AK Parti İl Başkan Yardımcısı Tünay Şenocak’ın kızı Seçil Şemocak-Mustafa ...
İlginç ilan herkesi şaşırttı
Erzurum’da yaşayan bir vatandaş astığı ilginç bir ilanla görenleri şaşırtıyor.
 
YAZARLAR
Orhan Kemal Karasu
Orhan Kemal Karasu
Ak Parti için artık tehlike canları ciddi ciddi çalıyor.
Selahattin Şener
Selahattin Şener
Haydi Erzurum (Bari) Güneşine Sahip Çık !..
Hayrullah Palanoğlu
Hayrullah Palanoğlu
HOBİ BAHÇELERİ TAM GAZDEVAM EDİYOR...
Cahit Okçu
Cahit Okçu
Her Neyse…
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ÇOK OKUNANLAR
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva