Makine Mühendisleri Odası (MMO) Trabzon Şubesi Erzurum İl Temsilciliği Yürütme Kurulu Üyesi Pamir Özyay, Avrupa ve Amerika da farklı biçimde uygulanan Urban Renewal (Şehir Düzenlemesi) projelerinin Türkiye’de keyfi bir düzenlemenin önünü açmak için Kentsel Dönüşüm olarak uygulandığını ileri sürdü.
EKONOMİK VE SOSYAL BOYUT
Avrupa ve Amerika’da geliştirilen pek çok müdahale biçiminden farklı olarak Türkiye’de kentsel dönüşüm olarak yasalaştırılan ve akıllara gecekondu bölgelerinin dönüşümü olarak kazınan, kentsel dönüşüm projelerinin doğasına aykırı olarak, kentlerin farklı problemlerine karşı, genellikle tek ve aynı tip çözümlerin uygulandığını belirten Trabzon Şubesi Erzurum İl Temsilciliği Yürütme Kurulu Üyesi Pamir Özyay, şöyle konuştu: “Ülkemizde ve ilimizde dönüşüm sorunları, fiziksel mekanın dönüşümüne indirgenirken, ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlar genellikle dikkate alınmıyor. Nasıl tanımlanırsa tanımlansın ülkemizde ve ilimizde kentsel dönüşüm, bozulma ve çökme olan kentsel alanın ekonomik, toplumsal, fiziksel ve çevresel koşullarının kapsamlı ve bütünleşik yaklaşımlarla iyileştirilmesine yönelik olarak uygulanan strateji ve eylemlerin bütününü ifade ediyor.
GECEKONDULAŞMA SÜRECİ
1950’li yıllarda sanayileşme ile birlikte İstanbul, İzmir ve Ankara gibi kentler, yoğun göç alarak, kontrolsüz bir biçimde büyüdü. Bu büyümeye karşılık verecek konut sayısının bulunmaması ise gecekondulaşmaya neden oldu. 1970’lerde ise kentleşme devam ederken uydu kentler oluşmaya başladı. 80’lerde kentleşme hızla azalırken, kent merkezleri ve gecekondu bölgelerinde dönüşüm kavramı gündeme geldi. Endüstri Devrimi sonrası, sanayi kentlerinde hızla artan çevre kirliliği, sağlıksız ve yaşam standartları düşük konut alanları ve yetersiz altyapı hizmetleri, sağlıksız kentler meydana getirdi. 19 yy’ın ikinci yarısında kenti daha sağlıklı, temiz ve yaşanabilir kılmayı amaçlayan “Park Hareketi”ni, kent merkezlerinde geniş cadde ve bulvarların açılmasını kapsayan kentsel yenileme projeleri izledi.
KENTSEL YENİLEME PROJESİ
1850–1860 yılları arasında Baron Haussmann öncülüğünde Paris’te gerçekleştirilen kentsel yenileme projesi, bu projelerin başında geliyor. 20 yy’ın ilk yarısında İngiltere’deki ‘Bahçe Kent Hareketi’ ve ‘Yeni Kentler Hareketi’ne paralel olarak gelişen ‘Modernist Hareket’, kentlerdeki yenileme stratejilerine öncülük etti. ‘Modernist Hareket’ kentin sağlıksız kısımlarının yıkılması, daha fazla yeşil alan ve yüksek kütlelerle yeniden planlanması üzerine kurulmuştu. Bu hareketin ortaya çıkışı ile Avrupa’da Paris başta olmak üzere pek çok kent yıkılıp, modernist ilkelere göre yeniden yapılmıştı. Döşüm kelime anlamı ‘Olduğundan başka bir biçime girme, başka bir durum alma’ veya ‘Bilinçaltına itilmiş bir duygu veya isteğin, karşıtı görünümünde veya başka bir biçimde bilince yükselmesi’ olarak tanımlanmaktadır. Yenilenme ise kelime anlamı olarak ‘ Bir şeyin yerine yenisi koymak anlamına gelmektedir. Burada bir anlam kargaşası ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde 5393 sayılı kanun ile yasalaştırılan bu uygulamanın, anlam kargaşası gölgesinde yasalaştığı görülmektedir. Makine Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Erzurum İl Temsilciliği olarak görüşümüz söz konusu yasanın uygulayıcı isminin şehir yenilenmesi olması gerektiği doğrultusundadır. Ülkemizde ve ilimizde uygulanan projeye abartılı reklâmlar ile Kentsel Dönüşüm başladı derseniz hata yaparsınız. Kentin veya şehrin dönüştürülmesi farklı bir şeydir, yenilenmesi farklı bir durumdur.
ŞEHRİ YENİLİYORSANIZ…
Eğer ben şehri yeniliyorum projem bu derseniz yasa da yenilenmenin sınırlandırmalarını da açıklamak zorunda kalırsınız. Ancak dönüştürüyorum derseniz bu ucu açık bir anlam taşır ki ülkemizde ve ilimizde uygulanan da budur. Bu da beraberinde rantlaşmayı ve talanı getirir. Bu durum ise istenmeyen olayların yaşanmasına olanak sağlar. En son çıkarılan 5923 sayılı Belediyeler kanunu 73.maddesinde “Kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanlarında bulunan yapıların boşaltılması, yıkımı ve kamulaştırılmasında anlaşma yolu esastır. Kentsel dönüşüm ve gelişim projesi kapsamında bulunan mülk sahipleri tarafından açılacak davalar, mahkemelerde öncelikle görüşülür ve karara bağlanır.” ifadesi yer alıyor.
RANT YAKLAŞIMI
Görüldüğü gibi herhangi bir kısıtlama yok anlaşma en uygun yoldur deyip kararı esas almaktadır. Bunun anlamı talandır ranttır. Ancak yenileme denmiş olunsaydı durum çok daha farklı bir hal alırdı. Yurtdışından örnekleme yapacak olursak konu daha netleşecektir. Örneğin Oslo’nun başlatmış olduğu geniş kapsamlı liman yenileme projesi kapsamında, kentin zincirleme sıralanmış rıhtımları satışa çıkarılıp, kentsel tasarım projeleri üretiliyor ve yeniden planlanıyor. Avrupa liman başkentleri arasında bu kadar geniş çaplı bir liman bölgesi yenilemesi yapan başka bir şehir yok. Bu uzun vadeli ve çok büyük ölçekli ele alınmış projede amaç, kenti tekrar denizle buluşturmak ve ikamet edenlerle ziyaretçilere eşsiz ve sürdürülebilir bir yaşam standardı sağlayabilmek.
BARCELONA ÖRNEĞİ
Başka bir örnek Barcelona kentinin kuzeydoğusunda kalan ve Olimpiyatlar’dan önce yenilenmesine karar verilmiş olan Poblenou bölgesi, şu an şehrin en büyük şantiyesi durumundadır. Bu yenileme projesi, Universal Forum of Cultures 2004 organizasyonu dolayısıyla gündeme gelen Diagonal Mar, Besòs alanı ve Poblenou bölgesinden oluşmaktadır. Örneklemelerden görüleceği üzere yurt dışında amaç talan değil şehrin 100 yılına yön vermek ve yaşayan yöre halkına iyi bir yaşam standardı sunmaktadır. İlimiz Erzurum da kış oyunları çerçevesinde uygulanan ve yerel yönetimin değimiyle kentsel dönüşüm tam bir fiyasko ile sonuçlanmış ve halen daha geçmişte başlatılmayan projeler masada bekletilmektedir. Makine Mühendisleri Odası Erzurum İl Temsilciliği olarak biz aralaştırmaktan ve sormaktan yorulmadık ancak yetkililer haklı olduğumuz kentimizin tüm sorunlarında bizleri ve kamuoyunu aydınlatıcı bilgilerini kaçamak olarak sunmaktan bile geri kaldılar. Buradan tekrar ülkemizi ve ilimizi yöneten ve yön verenlere soruyoruz Kentsel Dönüşüm mü ? Kentsel Yenilenme mi ? Yoksa kentsel talan mı ?