Tekstil firmasında çalışan yedi kadın, servis bindikleri aracının sel sularına kapılması sonucu yaşamlarını yitirdi. Panelvanın servis aracı olarak kullanımının yasak olduğu, kadınların kapıyı açamadıkları için boğuldukları ortaya çıktı.
Nebahat Salkım, Nuriye Can, Bircan Karataş, Özlem Ünal, Fikriye Özentürk, Altun Yüksek, Nevide Kırcı... Halkalı Pameks Tekstil Fabrikası’nda çalışan bu yedi kadının içinde olduğu araç sabah saatlerinde fabrikanın bahçesine geldi.
Vatan Gazetesi'nden Bülent Ergün'ün haberine göre; bahçedeki birikmiş yağmur sularını gören Mehmet isimli şoför, önce girip girmemekte tereddüt etti. Ama daha sonra araçla birlikte bahçede ilerledi. Bu sırada arabanın tekerlekleri yarısına kadar suya gömüldü. Aracı park eden şoför tam arka tarafta oturan kadınların kapısını açmak için araçtan dışarı çıkarken bir anda sel suları bahçe duvarını yıkarak fabrika bahçesini doldurdu. Şoför ve arabanın ön tarafından oturan iki kadın can havliyle kendilerini dışarı atmayı başarırken, diğer kadınlar aracın içinde boğularak yaşamlarını yitirdiler. Arkadaşlarını gözleri önünde kaybeden fabrika işcileri ise şoka girdi. Çalışanlardan Halil İlhan gördüklerini şöyle anlattı; “Şoför önce girmek istemedi çok kuvvetli yağış vardı. Fabrika bahçesine girdi ve bir anda sel suları gelince araba suların içinde kayboldu. Manzara karşısında şok geçirdik. Yapabileceğimiz hiçbirşey yoktu. Sadece izledik. Elimizden birşey gelmedi. Can havliyle kendini dışarı atan kadını kurtarmak için yukarıdan ip attılar kadın ona tutunmayı başarınca onu yukarı çektiler. Hatta çekerken kadını düşürüyorlardı.”
Aynı mahalle ortak kader
Ailesi perişan oldu
Korkunç olayda can veren Nebahat Salkım işe yeni başlamıştı, ailesine destek olmak için özellikle çocuklarının okul masraflarını karşılamak için çalışıyordu.
35 yaşındaki kadının eşi yaşananlara isyan ederken “Sabah işe gitmek için erken çıktı. Fabrikanın önünde sel suları gelince şoför kapıyı falan açmadan kaçmış gitmiş. 18 ve 16 yaşındaki iki çocuğumla yapayalnız kaldım” diye konuştu.
Eşi Nuriye Can’ı kaybeden İbrahim Can ise oğlu Zafer’i teselli etmeye çalışıyor. 35 yaşındaki eşinin sabah işe giderken kendisini aradığını söyleyen Can, “Yolları kastederek, buralar çok kötü ama biz yine de işe gidiyoruz dedi. Bu son konuşmamız oldu. Sonra olayı duyunca hemen geldik ama” diye konuştu.
2 çocuk annesi Naciye Karadeniz, çocuklarını okutabilmek için 3 yıldır çaycı çalışıyordu. 19 yaşındaki Özlem Ünal ise 2 yıldır modelistlik stajı yapıyordu ve annesi Nezihe Ünal ile aynı işyerinde çalıyordu. Sabah annesi dişçiye gideceği için Özlem’e yağmur nedeniyle işe gitmemesini söylemiş. Ancak Özlem Ünal kendisi gitmek isteyince annesi “Tamam o zaman şemsiyeni unutma” şeklinde uyarıda bulunmuş. 21 yaşındaki Bircan Karataş ise ailesiyle 5 yıl önce Ardahan’dan İstanbul’a gelmişti. Sağlık Lisesi’ni kazanan Bircan, ekonomik durumu nedeniyle açık lisede okumaya karar verdi. 4 yıldır modelist olarak çalışan Bircan ’ın en büyük hayali görme özürlü olan babası ve 4 kardeşine ev almaktı. İşçi servis aracının kapalı tip, yük taşımaya yarayan kapalı kasa minibüs olduğu ortaya çıktı. Şirketin önünde cesetler çıkarıldıktan sonra, sular içinde görüntülenen aracın, servis taşımasında kullanılmasının kesinlikle yasak olduğu belirtildi. Aracın servis aracı olması durumunda kadınların kurtulacağını ifade edildi.
İstanbul Valisi Muammer Güler ve iki komutan daha sonra olay yerine gelerek incelemelerde bulundu. Güler de kullanılan aracın servis standartlarına uymayan bir nakliye aracı olduğunu belirterek, durumun çok vahim sonuçlar doğurduğunu söyledi: “İstanbul’da ortalama metrekareye 181 kg yağış düştü. Bu rakam normalde bir aylık yağış miktarıdır. Yağışlar bugün ve yarın devam edecek. Cuma gününden sonra çok kuvvetli yeni bir hava dalgası gelecek.”
Önde oturdu KURTULDU
Aynı araçta ön tarafta oturduğu için kurtulan Sakine Yıldız ise olayın şokunu uzun süre atamadı. Sel suları gelince bir anda neye uğradıklarını anlatamadıkları söyleyen Yıldız, “Camı kırmayı başardım kendimi zorla dışarı attım, sel suları beni de alacaktı. O sırada bana bir halat uzattılar ona tutundum beni kurtardılar. Diğer arkadaşları görmedim” dedi.