AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Yerel Yönetimler Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) DEM Parti ile saflarını sıklaştırma çabası içerisinde olduğunu söyleyerek, "Peki neden? 2024 seçimlerinde kent uzlaşısı diye bir protokol yaptılar. Onlar, 'Bugüne kadar olandan çok daha açık destek vereceğiz size' diye her yerde söz verdiler ve o parti de onlara destek verdi" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Yerel Yönetimler Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, bir dizi ziyaret ve toplantı için Bilecik'e geldi. AK Parti Bilecik İl Başkanlığı önünde İl Başkanı Serkan Yıldırım ve partililer tarafından karşılanan Yılmaz, "Teşkilatlarımızla hem 2024 seçimlerinin değerlendirmesini yapıyoruz hem de önümüzdeki süreçte yapmamız gereken AK Parti yerel yöneticiliğinin sorumluluğunu, bundan da öte AK Parti siyaset anlayışının bizim üzerimize yüklediği sorumluluğun gereklerini konuşuyoruz. Antalya'da ve Burdur'da da bir çalışma yaptım. Çok faydalı bir çalışma oldu. İnşallah burada sizlerle birlikte Bilecik'te güzel bir çalışma yapacağız. Sadece AK Parti siyasetinin ülke içerisinde bizlere yüklediği sorumluluklardan öte bulunduğumuz coğrafyanın sorunları itibarıyla da AK Parti'nin omuzlarındaki yükü konuşacağız. Dünya barışının AK Parti siyasetine yüklediği sorumlulukları konuşacağız. 31 Mart yerel seçimlerinin hemen birkaç gün sonrasında ben bu programlara başladım. Bana, 'Seçim bitti, geride kaldı, sanki yarın seçim olacakmış gibi yine yollara düştünüz' dediler. AK Parti'nin diğer siyasi hareketlerden farkı da bu dedim. Seçimden çıkan sonuçları milletimizin bir talimatı gibi okuyup, sandıktan çıkan sonuçlar üzerine, ‘Biz bundan daha iyisini hak ediyorduk, milletimiz bizi anlayamadı' gibi milletimizin kanaati üzerine yorum yapmaksızın, biz milletimiz ne dediyse kendimize göre bir hüsnükuruntu veya kendimize göre bir kibirle farklı tarif edip de kendimize paye çıkartmak yerine, hayır öyle değil milletimiz bizi eleştirmiştir, milletimiz bizim bazı eksikliklerimizi görmüştür, gördüyse de bu eksiklikleri biz eksiksiz ve doğru okumalıyız ve önümüzdeki süreçte de yapmamız gerekeni ardımıza koymaksızın yapmalıyız" ifadelerini kullandı.
"Milletimiz ne derse biz onu yaparız"
Yılmaz konuşmasının devamında şunları söyledi: "Bizim sicil amirimiz milletimizdir. Biz diğer siyasi hareketlerden en önemli farkımızın bu olduğuna inanıyoruz. Milletimiz bizim veli nimetimizdir. Milletimiz ne derse biz onu yaparız. O bakımdan seçimden sonra biz hemen bu değerlendirmeyi yapıp gece gündüz koşar adım önümüzdeki sürecin önümüze koyduğu yeni sorumluluklara doğru mücadele ediyoruz. Bilecik'imizdeki bu salona sığmayan güzel toplantı da bir anlam ve derinlik kattı. Hepinizden Allah razı olsun. Biz diğer partilerden farklıyız çünkü kendimizi milletimizin emrinde görürüz. Milletin hizmetini de adeta kutsal görürüz. Milletin hayır duasının Allah'ın rızasını getireceğine inanırız. Diğer siyasi partilerden önemli bir farkımız da budur. Onların ne yaptığını ise siz benden daha iyi biliyorsunuz. Her gün gazetelerde, televizyonlarda, internet ortamında onların neyle meşgul olduklarını, nelere kafa yorduklarını, hangi gelecek proje ve projeksiyonlarının peşinde koştuklarını hep beraber izliyoruz. Neyin peşinde koşuyorlar? 2028'de Cumhurbaşkanı adayı acaba hangimiz olacağız diye birbirlerini adeta yüzünü tırmalıyorlar. 2023 seçimlerinde sizi cumhurbaşkanı adayı yapamıyoruz, partimizin genel başkanı cumhurbaşkanı adayı olacak denildi. O zaman onlara da sayısını bilmiyorum ama 7-8 cumhurbaşkanı yardımcılığı vaat edilmişti. Onlar eğer seçimi almış olsalardı cumhurbaşkanı yardımcısı olacaklardı. Sonra belediye başkanı oldular. Şimdi tekrar aralarında cumhurbaşkanı adayı kim olacak, onun mücadelesini veriyorlar" dedi.
"Atatürk'ün kurduğu CHP, DEM Parti ile saflarını sıklaştırma çabası içerisinde"
Yılmaz, CHP'nin bir derdinin de DEM Parti olduğunu söyleyerek, "Bu parti terörle iltisaklı bir parti. PKK terörüne terör diyemeyen, PKK'ya üst hareket diyemeyen o siyasi partiyle, o hareketle aşağı yukarı 1980'den beri geçmiş 40-44 senelik bir süreç içerisinde, aslan gibi yavrularımızın şehit edilmesine sebep olmuş bu PKK terörüne üst bir harekettir diyemeyen Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi, DEM Parti ile saflarını sıklaştırma çabası içerisinde. Peki neden? 2024 seçimlerinde kent uzlaşısı diye bir protokol yaptılar. Onlar size bugüne kadar olandan çok daha açık destek vereceğiz size diye her yerde söz verdiler o partiye. O parti de onlara destek verdi. O partinin Türkiye genelinde oyları yüzde 8-9'lardaydı farkında mısınız? O partinin oyları yüzde 4'e düştü. O partinin oylarının geri kalan kısmı Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi'ne 'kent uzlaşısı' adı altında ittifak gereği destek verdiler. Şimdi onun bedelini ödüyorlar. Karşılıklı mahsuplaşıyorlar. Bir yerde bir belediye başkanı terörle iltisaklı diye görevden alındığında, onun görevden alınışını protesto etmek için hep beraber otobüs üzerinde mitingler yapıyorlar. Ayrılmaz ikili gibiler. İttifak içerisinde olduklarını en güzel şekilde gösteriyorlar. 2023'ten önce ben de milletvekiliydim, sınır ötesi harekatlarda falan Cumhuriyet Halk Partisi tezkerelere onlar gibi onay vermeyerek destek veriyordu. Sonra CHP, DEM Parti'ye verdiği bu desteği yeterli görmeyerek kent uzlaşısında da belki bir protokol, belki bir görüşme ile kendilerine daha fazla destek verme yönündeki gayretinin içerisinde şu anda tabii bunu yaparken de bu eylemli siyaset yaparken, eylemli siyaset diyorum ben buna. Eylemli siyaset yaparken vazifelerini yerine getiriyorlar" ifadelerine yer verdi.
"Ağustos böceği gibi şarkı söylüyorlar, eğleniyorlar"
Yılmaz, kendilerinin bu olanlar sonrası işleriyle güçleriyle uğraştıklarını anlatarak, "Biz çünkü hizmet ehliyiz, biz çünkü hizmete öyle bir kitliyiz. Biz hizmeti hayatımızın en önemli parçası, siyasetin parçası değil bir bütünü olarak görüyoruz. AK Parti'nin varlığı siyasete kilitlenmiş, hizmete odaklı ve hizmet yaptığı sürece anlam kazanan bir anlamlar bütünü içerisine girdiği için söylüyorum. 2019'dan sonra kazanan, 7-8 aydır yeni belediye başkanı olanlar da aynı. O siyasi polemikler, birbirleri ile rekabetler, birbirlerinin yüzünü tırmalama işi bizi çok ilgilendiren bir şey değil ama onu gördüğümüz için tarif etme ihtiyacını duyduğum için bunları anlattım. Asıl uğraştıkları başka işler daha var; o da konserler veriyorlar. Biliyorsunuz ağustos böceği gibi şarkı söylüyorlar, eğleniyorlar. Şarkı söylemeleri, eğlenmeleri yani bizi çok ilgilendirmiyor ama bizi ilgilendiren bir şey var garip fakir fukaranın, milletin verdiği vergileri o konserler için nereye nasıl harcadıklarını biz de takip ediyoruz. Biz de onlarla ilgili cevabını veremediğimiz şeyler görünce rahatsız oluyoruz. Niye rahatsız oluyoruz biliyor musunuz? Milletimize onu ifade etme ihtiyacı duyuyoruz. Çünkü bizim sicil amirimiz milletimiz. Milletimiz bize soruyor diyor ki; 'Bunlar bu konserlere anormal para harcıyorlar bizim verdiğimiz vergilerle. Bunları çıkarın ortaya, nereye harcıyorlar' diyor. Arkadaşlar hakikaten başka bir dram ve başka bir trajedi de konserler serisi" dedi.