İspir Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, Hayati Tek’in Birinci Dünya Savaşı yıllarındaki İspir Müdafaasını konu alan “Müftü” romanını, ilçedeki ilk ve orta dereceli okullarda öğrenim gören öğrencilerin tamamına ulaştırma kararı aldıklarını söyledi.
İspir Kaymakamı Murat Avcı ve İspir İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Aydın ile ilçedeki okulları tek tek ziyaret edeceklerini belirten Başkan Coşkun, ilçe tarihine ışık tutan belgesel romanın çocuklar ve gençler başta olmak üzere bütün İspirliler tarafından okunması gerektiğinin altını çizdi.
Detaylı bir inceleme ve araştırmanın ürünü
“Atası olmayanın ötesi olmaz.” diyen Başkan Coşkun, roman fikrinin ortaya çıkışı ve yazılış süreci hakkında şunları söyledi.
“Son yıllarda yazdığı ‘Namus’ romanıyla Milli Mücadele dönemine ışık tutan, Çanakkale kahramanı Nusret mayın gemisinin küllerinden doğuş hikâyesini ‘Nusret’ romanıyla ölümsüzleştiren yazar Hayati Tek ile temasa geçerek, İspir Müdafaasından bahsettik. Kendisi ön araştırmasını yaptı. İlçemizde günlerce çalıştı, savaşların yaşandığı bölgeleri inceledi, buralarda yaşayan insanlar ve İspirli kahramanların torunlarıyla birebir görüşmeler yaptı. İlçemizde edindiği bilgileri, onlarca tarihi kaynağı inceleyerek teyit etti ve ortaya güzel bir eser çıkardı.”
Müftü romanı için tanıtım toplantısı
Roman için 25 Şubat 2022 günü bir tanıtım toplantısı düzenlediklerini hatırlatan Başkan Coşkun şöyle devam etti:
“25 Şubat 2022 tarihinde, yani İspir Müdafaasının 104’ncü onur yılında ‘Müftü’ romanı için bir tanıtım toplantısı düzenledik. Halkımız büyük ilgi gösterdi. Yüzlerce kitap imzalandı. Her yaştan İspirlilerin gözlerindeki pırıltı çok şey anlatıyordu. Kuşaklar boyu kulaktan kulağa aktarılan İspir Müdafaasının romanlaşması, ilçemizin kültür hayatı için büyük bir zenginlik oluşturdu.”
Z kuşağına ulaşmanın önemi
Tanıtım etkinliğinde kitap imzalatanların çoğunluğunun Z kuşağına mensup olduğuna dikkati çeken Başkan Coşkun, “Bilindiği gibi Z Kuşağı üyeleri, elektronik cihazlara daha fazla ve kitap okumaya eskisinden daha az zaman harcıyorlar. Bu nedenle de dikkat süreleri azalıyor, kelime dağarcıkları daralıyor. Aynı zamanda bir eğitimci olarak, ‘Müftü’ romanının Z kuşağının tamamına ulaştırılması gerektiğini düşündüm.” diye konuştu.
Gençlerin ciltler dolusu tarihi kitaplarını okumaktansa, tarihi film ve dizileri izlemeyi yahut tarihi romanları okumayı tercih ettiklerini kaydeden Başkan Coşkun değerlendirmelerine şöyle devam etti:
“Oldukça heyecanlı ve merak dürtüsünü sürekli diri tutan üslubuyla Müftü romanı, ilçe halkımızın ve gençlerimizin ilgisini çekti. Belediyemizden kitap istemeye başladılar. Biz de İlçe Kaymakamımız ve İlçe Milli Eğitim Müdürümüz ile istişare ederek, romanı ilk ve orta dereceli okullarda öğrenim gören bütün çocuk ve gençlerimize ulaştırma kararı aldık.”
“Tarih öğretimine yeni bir metod”
Tarihin, olumlu veya olumsuz örnekleriyle yazılı bir kültür kaynağı olmasının önemine işaret eden Başkan Coşkun, “Tarihin doğru, tarafsız, günümüz neslinin keyifle okuyabileceği ve kolaylıkla anlayabileceği bir biçimde ele alınmasında sayılamayacak faydaları vardır.” diye konuştu.
1916-1918 yıllarındaki Rus işgali ve Ermeni mezalimine karşı verdiğimiz destansı mücadeleyi konu edinen ‘Müftü’ romanının, tam anlamıyla bir umut romanı olduğunun altını çizen Başkan Coşkun, “En umutsuz anda bile vatanına, milletine, devletine ve mukaddeslerine sahip çıkan İspirli kahramanların verdiği mesaja, her zamankinden çok bugün ihtiyacımız var.” dedi.
“Kahramanların torunları kahraman olur”
“Bir millete yapılabilecek en büyük kötülük, ona tarihini ve değerlerini unutturmaktır.” diyen Başkan Coşkun, İspir Müdafaası önderi Müftü Mustafa Vehbi Başkapan ile ilgili olarak da şunları söyledi:
“Gençlerimiz, etraflarında ne kadar çok kahraman örneği görürlerse, kahraman yetişme ihtimalleri de o kadar artacaktır. Çünkü kahramanların torunları kahraman olur. Cumhuriyet’imizin yüzüncü yılına çok yaklaştığımız bu dönemde her alanda kahramanlara ihtiyacımız var. Sadece ehil bir din âlimi değil, aynı zamanda eşsiz bir önder, korkusuz bir savaşçı, elindeki gücü en doğru şekilde kullanabilen bir kurmay kafa, devletinin ve milletinin mukaddesleri uğruna canını ortaya koyan fedakâr bir vatansever olan Müftü Başkapan gibi kahramanlarımızın hatıralarına sahip çıktıkça, Cumhuriyet’imizin daha nice yüzyıl dönümlerini kutlarız.”
“Belediyecilik, altyapı hizmetlerinden ibaret değil”
Belediyeciliğin, günlük alışılagelmiş hizmetleri sunmak ve altyapı çalışmaları yapmaktan ibaret olmadığını kaydeden Başkan Coşkun, şöyle devam etti:
“Elbette bunlar temel hizmetlerdir ve eksiksiz yürütülmesi gerekir. Ancak belediyeciliği değerli kılan asıl yaklaşım, verdikleri güvenoylarıyla sizi hizmet makamına layık gören insanlara ortak bir hedef sunabilmek, onları geçmiş-bugün-gelecek kurgusunda buluşturabilmek, yeni ve büyük hamlelere girişebilmeleri için ihtiyaç duyulan ortak değerler üretebilmektir. Sadece belediye başkanlarını değil, her alanda sorumluluk üstlenenleri diğerlerinden ayıran en önemli husus, bu vatansever yaklaşım biçimidir.”
“İspir müdafaası, Kuvayı Milliye’nin rol modelidir”
Romanının başkahramanı İspir Müftüsü Mustafa Vehbi Başkapan’ın kabrini ve bulunduğu kabristanı onun hatırasına yakışır bir şekilde yeniden düzenlediklerini, ilçe merkezinde hizmete açtıkları parklardan birinin adını “İspir Müdafaası Müftü Başkapan Parkı” olarak belirlediklerini aktaran Başkan Coşkun, ‘Müftü’ romanının bir başka özelliğine şu cümlelerle vurgu yaptı:
“30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi sonrasında İngiliz, Fransız ve İtalyanların işgali altındaki bölgelerimizde kurulan Kuvayı Milliye teşkilatlarının ilk nüvesinin Erzurum ve İspir’imizde kurulmuş olması, romanda vurgulanan kayda değer bir gerçektir. Aynı şekilde İspir Şuralar Cemiyeti de Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri için örnek teşkil etmiştir. Deli Halit Paşa komutasındaki Çoruh Müfrezemizin kendinden katbekat güçlü Rus birliklerine karşı gayri nizami harp teknikleriyle verdiği aylar süren mücadele, Sarıkamış’tan sonra epeyce yıpranan III. Ordu’muza zaman kazandırırken; Ermeni mezalimine ‘Dur!’ diyen Müftü Başkapan liderliğindeki milislerimiz de Millî Mücadele’nin nasıl verileceğinin en başarılı örneğini oluşturmuşlardır.”
“Müftü, Türkiye-Azerbaycan dostluğuna hizmet ediyor”
Romanda öne çıkan konulardan birinin de Bakü Müslüman Cemiyeti Hayriyesi ve bu cemiyet bünyesinde kurulan Kardaş Kömeği Teşkilatı’nın, başta İspir’imiz olmak üzere Erzurum, Kars ve Artvin’deki savaş mağduru insanlarımıza verdiği eşsiz destek olduğunu kaydeden Başkan Coşkun, şunları söyledi:
“Azerbaycan’dan gönderilen yardımları soğuk ve açlıkla mücadele eden İspirlilere ulaştırmakla görevli Alihan ve Hasan Beylerin ilçemizin müdafaasına yaptıkları katkılara ne kadar teşekkür etsek azdır. Erzurum Belediye Reisi Hakkı Paşa ve Belediye Meclis üyeleriyle birlikte yakılarak şehit edilen Seyidov’u kurtarmaya giderken şehit edilen Hasan Bey ve ilçemizdeki görevinin ardından Bakü’ye dönüp ömrünün sonuna kadar Kafkas Müslümanlarının özgürlüğü için mücadele eden Alihan Kanterimov Bey’in ruhları şâd, mekânları cennet olsun.
“Müftü efe, gençlerimiz için olumlu bir rol model”
İspir Belediye Başkanı Ahmet Coşkun, son olarak şunları söyledi:
“Yüz yıl öncesinden bugünlere seslenen ‘Müftü’ romanı, bir ve beraber olduğumuzda hangi zorlukları aşabileceğimizi gösteren bir yol haritasıdır. Coğrafya kaderdir ve biz zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Bin yıldır olduğu gibi önümüzdeki bin yıllarda da nice zorluklarla yüzleşeceğiz. Bu nedenle Müftü Efe gibi rol modellerimizin izinden giderek vatanseverlikte yarışmak, geçidi bekleyen şehrimizi millî bekamızın teminatı olarak görmek ve her bakımdan çok güçlü olmak durumundayız.”