Diyarbakır Silvan'da, 13 askerin şehit olması olayının ardından terör yandaşlarına bir tepkide oğlunu, 1998 yılında Kırklareli'nde bir hudut karakolunda görev yaptığı esnada arkadaşının silahından çıkan kurşunla şehit veren baba Mehmet Ali Kozan'dan geldi. Oğlunu şehit veren acılı baba yaşanan son olayların kendilerini oldukça yaraladığını belirterek "Biz yanmışız, başkaları yanmasın" diye konuştu.
BÖLÜCÜLERİ LANETLİYORUZ
1998 yılında Kırklareli'de askerliğini yapan oğullarının arkadaşının silahından çıkan kurşunla şehit olmasından sonra yaşadıkları acının anlatılamaz olduğunu belirten Kozan ailesi 13 sene boyunca tek bir an olsun mutlu olmadıklarını belirtti. Oğlu gittikten sonra her şeyin değiştiğini anlatan Mehmet Ali Kozan, "Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın. Dünyanın en büyük acılarından bir tanesi. Bunların hepsini lanetliyoruz" diye konuştu.
PKK'nın kendi arasında bir çıkmazda olduğunu belirten Mehmet Ali Kozan, şunları söyledi: "Bu çapulcular hiçbir zaman Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olamaz. Bunlar hem kendilerini hem de Kürt halkını kandırıyorlar." Tam 13 senedir acılarının hiç azalmadığını ve gelen şehit haberleriyle acılarının tazelendiğini belirten baba Kozan, "Bu durumu ancak şehit anası ve şehit babası bilir. Ciğerimiz yanıyor. Allah ülkemize bir daha böyle acılar yaşatmasın" sözleriyle yaşadığı acıyı ifade etti.
KARDEŞİ KARDEŞE VURDURTMAYA ÇALIŞIYORLAR
Yaşanan olayları"Kardeşi kardeşe vurdurtmaya çalışıyorlar" sözleriyle tanımlayan acılı baba, "Birkaç çapulcunun ülkeyi ne hale soktuklarını görüyorsunuz. Ülkeyi ayağa kaldırdılar. Neredeyse olaylar daha da büyüyecekti. Kürt -Türk kardeşi kardeşe vurdurmaya çalışıyorlar. Böyle bir durumda biz oyuna gelmemeliyiz. Ülkeyi bunlara tabii ki bırakmayacağız. Er ya da geç cezalarını çekecekler" ifadelerini kullandı.
Acılı baba teröristlerin ne amaçla bu olayları gerçekleştirdiklerini bilmediğini belirtirken sözlerine şöyle devam etti: "Bizim bir sahibimiz var. Biz öldüğümüz zaman ay yıldızlı bayrağımıza sarılarak defnediliyoruz. O çapulcuların cesetleri bile kaybolacak. Bu işin sonu yok er ya da geç yapacakları silah bırakmak olacak. Yol yakınken vazgeçsinler."
13 YILDIR AĞLIYORUM
Oğlu şehit olan acılı anne, 1998 yılında oğlunun şehit haberini aldığı o günü anlatırken, gözyaşlarıyla birlikte ömründen de ömür gittiğini, bir daha hiçbir şeyin aynı olmayacağını anladığını belirtti. Acılı anne, "O günden bu güne tam 13 yıl geçti. 13 yıldır ağlıyorum. Şehit haberleri geldiğinde o insanların, o ailelerin yaşayacak oldukları acıyı zaten yaşayan birisi olduğum için acım ikiye katlanıyor" diye konuştu.
Askeri yetkililerin kendilerini yalnız bırakmadığını ve ilgilendiklerini belirten anne Kozan, "Sağolsun ilgilendiler. Gelip gittiler. Teselli oldular. Ama devlet sahip çıkmadı. Devletten bir yakınlık görmedik. Askeriyenin sahip çıktığı kadar devlet sahip çıkmadı" dedi.
ARTIK SIRTIMI YASLAYACAĞIM BİR AĞABEYİM YOK
Metin Kozan abisinin şehit olduğu günü dün gibi hatırladığını belirtirken şunları söyledi: "Ben işyerimdeydim. Telefon gelmiş. Apar topar eve geldim, geldiğimde evin önü kalabalıktı. Jandarma vardı. Aklıma bir şeyler geliyor. Ama ağabeyimi aklıma getirmiyorum. Eve çıktığımda annem 'Sen geldin ama ağabeyin gelemedi oğlum' dedi. Annem öyle söyleyince anladım olanları. Dünya başımıza yıkılmıştı."
Abisiyle zaman zaman takıştıklarını belirten Metin Kozan, "Keşke yanımızda olsaydı da iki tokat fazla atsaydı" diye konuştu. Acılı kardeş, terörün bir illet olduğunu ve bu şekilde devam etmesi halinde daha çok canın yanacağını sözlerine ekledi.