Cumhurbaşkanı Adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, STK temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi.
STK temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir restoranda bir araya gelen Cumhurbaşkanı Adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, birlik ve beraberlik vurgusu yaparak halkların birbirini anlaması gerektiğine dikkat çekti. Demirtaş, “Türk kardeşlerimizin bizim derdimizi anlaması lazım. Anlatabilmemiz lazım. Anlarsa sorunlarımız çözülür. Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle bu ön yargıları kırmaya çalışıyoruz. Sadece Cumhurbaşkanlığı seçiminde değil, sonrasında da Türkiye siyasetini şekillendirecek ana hattı oluşturmaya çalışıyoruz. Bu yüzden bize her yerden destek var. Bu çizgiye hasret var. İnsanlar düşmanlık dilinden bıktılar. Ötekileştiren, yabancılaştıran dilden bıktılar. Hepimiz bıktık. Bize çağıran, bağıran devlet istemiyoruz. Vergisini biz veriyoruz. Bu devletin kuruluşunda canımızı verdik. Zulmünü gördük. Bu devlet hepimize hizmet etmek için kurulmuş bir devlettir, zulüm etmek için değil” diye konuştu.
Tek ırk ve tek mezhep dayatmasına karşı olduklarını belirten Demirtaş, “Bu devlet sadece sizin devletiniz mi olacak? Olacaksa biz vergi vermeyelim. Hizmet de almayalım. Birlik içinde yaşayacaksak oradaki Cumhurbaşkanı hepimizi temsil etsin. Etnik kimliğimizle, mezhebimizle alay etmesin, tehdit etmesin. Bu ülkenin hangi genci ölürse ölsün Cumhurbaşkanının yüreği yansın. Dağdaki gerillası da öldüğünde evladı gibi görsün. Polis, askeri, kadını ve çocuğu da öldüğünde kendi yurttaşı ölmüş gibi içi yansın. Acıları yarıştırır, fark koyarsan bu devlet nasıl bizim devletimiz olacak? Ben Kürt, Türk Türk olarak kalsın. Herkesin ana dili kutsaldır. Demirtaş’a verilen her oy şahsıma değil bu ilkelere verilmiş oydur. Irkçılar dışında kimse bizden rahatsız değil. Onların ayağının altındaki halıyı çektiğimiz için rahatsızlık duyuyorlar. Irkçılık onların varlık nedenidir” dedi.
IŞİD'a tepki gösteren Demirtaş, “Onların ne İslam'la ne Hazreti Peygamber'le ne de kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'le alakaları yok. Kur'an'ın da Peygamber'in de Allah'ın da böyle bir emri yok. Şimdi Şengal'de işte sayıları bile yeryüzünde parmakla sayılabilecek kadar az kalmış. Yezidi halkı eğer orada sahipsiz kalırsa binlerce kadın, çoluk çocuk katledilecek. Niye? Mezhepçilik yaptıkları için. 'Benim mezhebimi kabul edeceksin' diyor, 'Benim dünya görüşümü, din anlayışımı zorla sana kabul ettireceğim' diyor. 'Etmezsen katlederim' diyor ama biz dayanışma içinde olacağız. Biz Şengal'e de sahip çıkacağız” ifadelerini kullandı.