Makina Mühendisleri Odası (MMO) Erzurum İl Temsilcisi Nejmi Furunci, Türkiye’nin dış borç durumu ve genel gidişatla ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. Başta IMF olmak üzere, uluslararası finans kuruluşların verilerine göre, dünyada borçlu olmayan devletin bulunmadığına dikkati çeken Furuncu, “ABD’nin dış borcu 12 trilyon 250 milyar dolar. İngiltere’nin dış borcu 10 trilyon 489 milyar dolar. Almanya 4 trilyon 498 milyar, Fransa 4 trilyon 396 milyar, Hollanda 2 trilyon 277 milyar dolar, İrlanda 1 trilyon 841 milyar dolar, Japonya 1,5 milyar dolar dış borca sahip. İsviçre’nin 1,3 trilyon dolar. İspanya’nın 1,1 trilyon dolar. Avustralya’nın 826,4 milyar dolar. Kanada’nın 758,6 milyar dolar. Avusturya’nın 752,5 milyar dolar. Danimarka’nın 492,6, Norveç’in 462,1, Portekiz’in 461,2 milyar dolar dış borcu var. Çin’in dış borcu 363 milyar dolar. Rusya’nın dış borcu 356 milyar dolar. Devletlerin borç listesi uzayıp gidiyor. Türkiye, 2007 verilerine göre, yapılan bu borç tablosunda 247,1 milyar dolarla 23. sırada bulunuyor. 2007 rakamlarına göre, devletlerin dış borç toplamı tam tamına 51 trilyon 780 milyar dolar. Bu borcun 22,7 trilyon doları, yani yüzde 40’tan fazlası sadece Amerika ve İngiltere’ye ait. O Amerika ki, sürekli karşılıksız para basmakta. Hem karşılıksız para basıp, hem borçlu olmak nasıl bir iştir?” diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN KAYNAKLARI NERELERE AKTARILMIŞ…
Karşılıksız para basanları dâhil, devletlerin tamamının borçlu olduğuna ve bu borçların bir alacaklısı olacağına göre, alacaklı olanların bazı aileler ve bazı şirketler olduğunun rahatlıkla görülebildiğini kaydeden Furunci, “Dünyayı gerçekten birkaç bin şirket ve birkaç bin aile yönetiyor. Devletler ve tabii devletleri yöneten hükümetler bilerek ya da bilmeyerek, isteyerek ya da istemeyerek bu aile ve bu şirketlere çalışıyor, çalıştırılıyor.” dedi.
Türkiye’nin, 1980 ile 2010 yılları arasında faiz ve ana para olarak içeriden ve dışarıdan birilerine 1 trilyon 400 milyar dolar kaynak aktardığı yönünde geçtiğimiz günlerde medyada çeşitli haberlerin yer aldığını işaret eden Furunci, “Türkiye, 30 yılda tam 1 trilyon 400 milyar doları içeriden ve dışarıdan birilerine faiz ve anapara olarak aktarıyor. Cumhuriyet’in gözbebeği GAP’ın maliyetini, hava ve deniz limanlarını, fabrikaları, duble yolları, Boğaz Köprüleri’ni, hastaneleri, okulları ve bunların maliyetlerini alt alta yazıp toplayalım, bakalım ki 1 trilyon 400 milyar dolar edecek mi? Zaten bunların çoğunun ya kendisini ya gelirini sattık, elimize 50 milyar dolar geçmedi bile. Ama biz son 30 yılda tuttuk 1 trilyon 400 milyar dolarlık alın terimiz ve mal varlığımızı faiz ve anapara olarak içeriden ve dışarıdan birilerine devrettik. Bu 30 yıllık süre içerisinde Türkiye’nin yol, su, elektrik, okul, fabrika, hastane gibi zaruri ihtiyaçlarına yatırımları ortalama yüzde 2,5 ile 3 civarında artarken, borçlara ödediğimiz faiz ve anaparadaki artış oranı ortalama yüzde 50 olmuştur.” ifadelerini kullandı.