CEYLAN, BALKANLARDA İSKİTLERİ ANLATTI

Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, 1. Dil, Kültür ve Medeniyet Sempozyumu’nda Atatürk Üniversitesi’ni temsil etti. Trakya Üniversitesi ile Arnavutluk Tiran Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği sempozyumda, hem konuşma, hem de oturum başkanlığı yapan Prof. Dr. Ceylan, katılımcılara “Balkanlarda İskitler’i anlattı.


//CEYLAN BAŞKANLIK ETTİ

Arnavutluk’un başkenti Tiran’da gerçekleştirilen 1. Dil, Kültür ve Medeniyet Sempozyumu, Erzurum’dan da Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’ı ağırladı. Ceylan, Türkiye’nin birçok kentinden akademisyenlerin katıldığı ve Arnavutluk’un başkenti Tiran’da yapılan sempozyumun ilk gününde oturum başkanlığı yaptı. Sempozyumun ikinci etabında ise, “Balkanlarda İskitler” konulu bir konuşma yaptı. Bir hafta süren sempozyumda, Tiran Üniversitesi’nin akademisyenleri tarafından çeşitli bildiriler sunuldu.


//BALKANLARDA 1. DİL, KÜLTÜR VE MEDENİYET SEMPOZYUMU

Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, bu yıl ilki düzenlenen 1. Dil, Kültür ve Medeniyet Sempozyumu’nun, Trakya Üniversitesi ile Tiran Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği bir organizasyon olduğunu hatırlatarak, anlamı itibariyle çok büyük bir öneme sahip olan sempozyumda, Erzurum’u ve Atatürk Üniversitesi’ni temsil etmiş olmanın mutluluğunu yaşadığını ifade etti. Sempozyumda, “Dil Etkileşimi Açısından Türk Arnavut İlişkileri”, “Makedonya’da Arnavutların Etkisi”, 16. Yüzyıl Rumeli Türkçesi”, “Anadolu ve Balkanlarda Nüfus”, “Türk Edebiyat Tarihi”, “İki Kültür Arasında Köprü” gibi, daha birçok konunun ele alındığını anlatan Ceylan, kendisinin de, sempozyuma hem konuşmacı, hem de oturum başkanı olarak katıldığını dile getirdi. 1. Dil, Kültür ve Medeniyet Sempozyumu’nda, “Balkanlarda İskitler” konulu bir konuşma yaptığını söyleyen Ceylan, büyük ilgi gören konuyla ilgili olarak aktarımlarda da bulundu.

//CEYLAN; İSKİTLER’İN BALKAN SERÜVENİNİ ANLATTI

Çin Seddi’nden Tuna Nehri’ne kadar yayılmış olan İskitler’in, tarihi kaynaklarda farklı adlarla anıldıklarını kaydeden Ceylan, İskit adının; Çin kaynaklarında Sai ve Sai Wang, Pers kaynaklarında Saka Tigrakhauad, Saka Tiay Para Day, Saka ve Haumavarga; Asur kaynaklarında ise, Skythai olarak geçtiğini belirtti. İskitler’in doğuda Büyük Çin Seddi, kuzeyde Sibirya, batıda Tuna Nehri ve Macaristan Ovaları ve güneyde de Tanrı Dağları’na kadar uzanan yaklaşık 7 bin kilometrekarelik bir coğrafyada hakimiyet kurduklarını anlatan Ceylan, Daha sonra Balkanlar ve Anadolu’ya geldikleri görülmektedir. M.Ö. 8 ve 7. yüzyıldan itibaren bölgede varlığı görülen İskitler, Tuna boylarına yerleşmeleriyle birlikte bu c o ğrafyada yer alan Kimmerler ile Trak boylarından Thyeer, Bithynler ve Trerler boğazları geçerek Anadolu’ya girmişlerdir. İskitler’in batı göç kolu da, aynı yolu geçerek Anadolu’ya geçtikleri görülmektedir. Bu dönemde bölge tarihi açısından önemli bir gelişme de, Tuna boylarında yaşayan İskitlere, Persler tarafından sefer düzenlenmesidir. Pers Kralı Darius, İstanbul boğazını geçerek Trakya’ya doğru yürümüştür. Bu da Balkanlar’da İskit ve Kimmerlerin önemli bir varlık gösterdiğini ortaya koymaktadır.” diye konuştu.

Sempozyumdaki konuşmasının çok büyük bir ilgi gördüğünü ve üzerinde çeşitli değerlendirmelerin yapıldığını kaydeden Ceylan, dil, kültür ve medeniyetlerin tarihi geçmişlerini ele alındığı sempozyumun bundan sonraki yıllarda da gerçekleştirileceğini sözlerine ekledi.