Yaptığı açıklamalarla tartışma yaratan Susurluk davası sanıklarından özel timci Oğuz Yorulmaz’ın annesi Nurhan Yorulmaz’ın Ergenekon savcılarına tanık sıfatıyla ifade verdiği ortaya çıktı. Anne Yorulmaz’ın bu ifadelerinde de birçok önemli iddia yer aldı. 3’üncü iddianamenin 1004’üncü sayfasında Nurhan Yorulmaz, Ergenekon savcılarına şunları anlattı:
AĞAR PARA VERMİŞ: Oğlum Susurluk davasından tahliye olduktan sonra karşılaştığı dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, cezaevinde dağıtılmak üzere İbrahim Şahin’e ’tonlarca para verdiğini, bu paraları değerlendirin, yatırım yapın dediğini’söylemiş. Oğlumun eline 100 dolar geçtiğini söylemesi üzerine Ağar “Vay ş..., size bu kadar mı verdiler?” diyerek konuyu geçiştirmiş.
ANLATTIĞI İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ: Oğlum, Veli Küçük’ün Bursa’da Strateji Güvenlik Şirketi adında iş yeri açtığını, kendisini burada işe alacağını söylediğini, ama sonra başkasını aldığını söyledi. Bunun üzerine değişik ortamlarda ’Ben yıllarca devlete hizmet ettim, bana sahip çıkmadılar, işe dahi almadılar’ diyerek Veli Küçük’e küfür ve hakaretlerde bulunuyordu. Tehdit notları ve zilinin kırılarak tahrip edilmesi gibi olaylar yaşamaya başladı. Maddi sıkıntıya girdi. İbrahim Şahin, Veli Küçük gibi kişilerin talimatıyla gerçekleştirdiklerini söylediği cinayetler ve eylemler hakkında çevresinde konuşmaya başladı. Tam o günlerde öldürüldü.
M.A ARADI, KONUŞMA DEDİ: Cenazesinde olayın acısı ile bana aktardıklarını anlatmak için gazetecilere ’Eve gelin, bakın size neler anlatacağım’ dedim. Cenaze eve gelmeden Ayhan Akça beni bir odaya alarak kapıyı kapattı ve ’Anne bak M.A. arıyor, geçmişle ilgili gazetecilere konuşmasın, ne isterse ben gerekeni yapacağım, yazlık, kışlık her türlü yardımı yapacağım diyor’ diyerek beni susturmaya çalıştı. Ben de maddi bir şey beklemediğimi söyledim ve konuşmadım. Çünkü küçük oğlum Yavuz’un başına bir olay gelmesinden korktum.
(Anne Yorulmaz’ın ifadesinde geçen M.A’nın kim olduğu belirtilmedi. Bu kişinin Mehmet Ağar olup olmadığı sorusu bu yüzden yanıtsız kaldı.)
AVUKATA TEHDİT: Oğlumu öldürenlerin davasında, ekonomik olarak zorda olduğumuz için avukat tutamadık. Ziya Bandırmalıoğlu, İzmir’den bir avukat göndereceğini söyledi. Onun gönderdiği avukat M.K davada çok pasif davrandı, hiç konuşmadı. Dava bittikten sonra ’Teyze ben avukatlık yapmadım. Oğlunun arkadaşlarından korktum. Sen farkında değilsin, duruşmalarda bir sürü tetikçi vardı, el işaretleri ile konuşmamamı, yoksa öldürüleceğimi işaret ettikleri için oğlunu savunamadım. Para istemiyorum’ dedi.
ŞİKAYETÇİYİM: Sadece Veli Küçük değil T.Ç, M.Y, M.A, İbrahim Şahin de bu çetenin içindeler. Oğlumun işlediği cinayetlerden ve öldürülmesinden hepsi sorumludur, şikayetçiyim. (Yorulmaz’ın şikayetçi olduğu bu kişilerin isimleri de yine iddianamede rumuzla yer aldı. Ancak Yorulmaz’ın önceki açıklamalarında da belirttiği bu isimlerin “Tansu Çiller, Mesut Yılmaz ve Mehmet Ağar” olduğu sanılıyor.)
BAR KAVGASINDA ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Susurluk davasından 4 yıl ceza alan Oğuz Yorulmaz, 2005’te Bursa’da bir barda öldürülmüştü. Yorulmaz’ın cenaze töreninde Ayhan Çarkın’ın kollarında feryat eden Nurhan Yorulmaz, “Ben oğlumu memur verdim, çete yaptılar. Oğluma sahip çıkmadılar” demişti.
Ağar ve Küçük yalanlamıştı
Anne Yorulmaz, oğlu Oğuz Yorulmaz’ın 1996’da Tansu Çiller‘in başbakanlığı döneminde kurulan anti-terör örgütünde olduğunu ve arkadaşlarıyla birlikte devlet adına çok sayıda cinayet işlediğini iddia etmişti. Oğlunun ölmeden önce, “Bana bir şey olursa Ağar’dan git, hakkımı ara dediğini” öne sürmüştü. Ağar iddiaların tamamıyla gerçek dışı olduğunu, Nurhan Yorulmaz’ı muhattap kabul etmesinin mümkün olmadığını söylemişti. Veli Küçük’ün kızı Zeynep Küçük ise “Babam, Yorulmaz’ı hiç tanımamıştır. İddialar tamamen gerçek dışı. Yorulmaz adi bi cinayet sonucunda öldürülmüştür ve yargı gerekeni yapmıştır. Ayrıca babamın Kocaeli bölgesinde Jandarma Komutanlığı yaptığı dönemde faili meçhul hiçbir cinayet işlenmemiştir. Babamın Susurluk Çetesi olarak bilinen örgütle de bir bağlantısı yoktur” demişti.