Sağlık Bakanı ve Erzurum Milletvekili adayı Recep Akdağ, Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir proje olduğunu ama tutmadığını belirtti. Bakan Akdağ, "Meydanlarda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a 'karşıma çık' diyor. Başbakan Erdoğan bir dünya lideri. Ne diye onun karşısına çıksın. Kendisine güveniyorsa gelsin karşıma çıksın. Gelsin de ben canına okuyayım" diye konuştu.
AKDAĞ’DAN SEÇİM GÜNDEMİ DEĞERLENDİRMESİ
TGRT Haber televizyonunda 'Seçime Doğru' programına katılan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, İHA ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar ile Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak'ın sorularını yanıtladı. Tarihi Yakutiye Medresesi önünde gerçekleştirilen canlı yayında soruları yanıtlayan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, yaklaşık bir ay önce CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu için kullandığı "Proje olarak ortaya çıktı" söyleminin aradan fazla bir zaman geçmeden doğrulandığını söyledi.
CHP’YE GÖNDERME
CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun bir proje olarak ortaya çıktığı söylemini yineleyen Bakan Akdağ, "Türkiye'de AK Parti'nin iktidarda olmasını istemeyenler var. Neden istemezler çok basit. AK Parti, halkın iktidarları oldu. Cumhuriyet kurulduğundan beri ülkemizde halkla, seçkinlerin mücadelesi var. Hangi seçkinler bunlar. Belli bir kısım devletten zengin olan sermaye var. Onların medyası, askeriyenin içinde 'bu işlere biz bakarız' düşüncesindeki cuntacı zihniyettekiler. Yargıdakiler ve bunların dış uzantıları var. Türkiye, bölgede lider bir ülke haline geldi. Bu Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'nin ve dış politikanın geldiği yerle alakalıdır. Bütün çaba, Türkiye'yi bölgede güç haline getiren, halkına huzur veren AK Parti'yi zayıflatmaya yönelik. O zaman ne olacak Türkiye'nin ikinci partisi kim CHP. Baykal'ın CHP'si bir ilerleme gösteremedi. Baykal bu işi götürememiş. Ne yapalım değiştirelim. Bu da kasetle oldu. Kılıçdaroğlu her Allah'ın günü bir yalan söylüyor. O yalanı tartışamadan yeni bir yalanı çıkıyor. Onun yaptığı gafların onda birini yapsak, basın bizi bacağımızdan asar. Kılıçdaroğlu bana göre bir proje ve bana göre tutmadı. Şükür ki tutmadı. Değişim noktasında delegeleri de etkilemek kolay. Onlarda CHP için değişim, yeni yüz istiyordu. Kılıçdaroğlu'nun karşısında neden bir aday yoktu. Öyle bir hava oldu ki hem Türkiye'ye hem de CHP'ye kurtarıcı olarak sunuldu. Kılıçdaroğlu, iyi yetişmiş, dolu bir siyasetçi değil. Bu kendisine söylendiğinde 'ben hesap uzmanlığını sınavla kazandım' diyor ama bu Başbakan olmak için yetmez. Getir önümüze koy eserlerini. Biz de inanalım" diye konuştu.
DERİN ÇELİŞKİ VURGUSU
Baykal'dan sonra genel başkanlığa oturan Kılıçdaroğlu'na halk adamı edası verilmek istendiğini ifade eden Bakan Akdağ, "Ecevit'in şapkasını başına takabilirsin ama onunla özdeşlemiş olan bir şehir olan Zonguldak'a, Ergenekon'dan yargılanan birini aday gösterdin. Hiçbir akıllı politikacı, bu isimleri CHP'den aday yapmazdı. O kadar derin bir çelişki içindeki. Meydanlarda Başbakan Erdoğan'a karşıma çık diyor. Ne diye onun karşısına çıksın. Başbakan Erdoğan, bu gün dünya lideri. Kılıçdaroğlu gibi seviyesi Ana Muhalefet'i dolduramayan biriyle ne diye karşılıklı çıksın, konuşsun. Hafif siklet pehlivanla ağır siklet pehlivanın karşı karşıya çıkması gibi bir durumdur. Başbakan onun karşısına çıksa çok üzülürüm. Kendisine güveniyorsa gelsin karşıma çıksın. Buyursun gelsin. Gelsin de ben canına okuyayım yani" diye konuştu.
AK PARTİ MİLLETİN PARTİSİ
AK Parti'nin Türkiye'de bütün milletin partisi olduğunu vurgulayan Bakan Akdağ, "Bunu ben demiyorum. AK Parti'nin oy aldığı kesimler diyor. Yurt sathından aldığı oylar söylüyor. MHP'ye verilen oyların içinde Kürt oyu yoktur. Geçmişte yapılmış anketler bunu gösteriyor. Çok nadirdir Kürtlerden aldıkları oy. BDP'de sadece Kürtlerden oy alıyor. MHP'nin terör örgütü konusundaki hassasiyetine inanıyor, bölücülüğe karşı tutumunda samimi olduğuna inanıyorum. Ama MHP lideri Bahçeli, yöntem yanlışı yapıyor. MHP ile BDP arasında organik bağ olduğunu ben de söylemem. Ama bir menfaat birliği oluşuyor. BDP ise ırk ve kavim üzerinden politika yürütüyor. Ama bir partiye oy verenler sadece Kürt kökenli vatandaşlarsa burada bir yanlış vardır. BDP, bölgede kendi politiklarına engel olabilecek tek güç olarak AK Parti'yi görüyor. AK Parti'yi bölgeden çıkarırsa rahat edecek. Bu sadece siyasi bir yüklenme değil, PKK yakınlığı olduğu için onu da kullanıyor. Seçime giderken bu üç parti ve yandaşlarla beraber AK Parti'nin zayıflamasını istiyorlar. Bu da çıkarcı bir politikayla alakalı. BDP'nin bir gün söylediği diğer güne uymuyor. PKK'nın kanlı örgütün terör örgütü olduğunu söyleyememiştir. Bunu herkes biliyor. Saklanacak bir tarafı yok. BDP, PKK terör örgütüyle içli dışlı bir parti. Bunu söylemekten korkmayalım. Böyle olduğunu biliyoruz. Değilse, çıksın desinler. Deseler bile bunu lafzen söylerler. Neden BDP, AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'a yükleniyor ama CHP ve MHP'ye yüklenmiyor? Sadece biz bazen söylediğimizde dostlar alışverişte görsün kabilinden yükleniyorlar" diye konuştu.
DİYARBAKIR MİTİNGİ
Geçtiğimiz Pazartesi MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Diyarbakır'da yaptığı mitinge de değinen Bakan Akdağ, "Miting yapması güzel bir olay. Çok şükür ki herhangi bir olay da çıkmadı. Ama BDP'nin tutumunda bir gariplik var. MHP, Diyarbakır'da miting yaptığı zaman tepkisel davranmıyor, AK Parti miting yapınca olay çıkarıyor. Tabi ki MHP'nin mitinginde olay çıkmaması mutluluk verici ama neden AK Parti'ye tepkisel davranıyorlar. MHP'nin güçlenirse nereden alacak. AK Parti'den alacak. AK Parti'den oy gider diye düşünüyor, ondan dolayı da 'bırakalım MHP güçlensin' diyorlar. BDP'nin PKK ile örtüşen emelleri karşısında hareket tek parti AK Parti'dir çünkü. Bölgede AK Parti var, diğerleri yok. Bu üç partinin derdi 'oylarım artsından başka bir şey değil. Olmayacak duaya amin demek gibi ama öyle davranıyorlar. Referandumda da bu üç parti referandum milletin önüne gelmesin diye uğraştılar. Bizim oyumuz yüzde 58 değildi ama millet bu desteği verdi. " diye konuştu.