12 Haziran’daki genel seçimlerine 6 gün kala seçim çalışmalarını sürdüren MHP birinci sıra Milletvekili adayı Oktay Öztürk, esnaf ve işadamlarını ziyaret etti. Son yıllarda uygulanan ‘örtülü sabit kur’ ve yüksek reel faiz politikaları sonucu dış ticaret açığı artarken, dış borçlanmanın cazip hale getirildiğini belirten Öztürk, kamu borç stokunun aşağı çekilebilmesi için reel büyüme, reel faiz oranları ve bütçe dengesinin kilit öneme sahip olduğunu kaydetti.
BORÇ YÖNETİMİ
Bunlardan sadece birinin dikkate alınması durumunda başarılı olmanın mümkün olmayacağını ifade eden Öztürk, “Borç yönetimi, para ve maliye politikası gibi istikrarın sağlanması amacıyla kullanılan ayrı bir politika olarak değerlendirilecektir. Bu çerçevede, para ve maliye politikalarıyla uyumlu, sürdürülebilir, şeffaf ve hesap verilebilir bir borçlanma politikası izlenecek. Kamu kesiminde mali sorumluluk bilinci geliştirilecek, bu kapsamda mali yönetim, iç denetim ve iç kontrol faaliyetlerine ilişkin beşeri ve teknik kapasite güçlendirilecek. İç borcun vadesini uzatmak, çevrilebilirliğini sağlamak ve borç yükünü azaltabilmek için, borçlanmada alternatif yöntem ve araçlar kullanılacak” diye konuştu.
Bazı ülkelerde olduğu gibi ikramiyeli veya primli tahviller, kademeli tahviller gibi yeni senetlerin ülke şartları gözetilerek kullanılacağını anımsatan Öztürk, “Şartlara göre enfasyona ve dövize endeksli, hisse senedine dönüştürülebilir ve değişken faizli tahvil ihracı da araç çeşitlendirmesi amacıyla kullanılacak. İç borçların vadesini uzatmak amacıyla, sigorta şirketleri, özel emeklilik fonları, tasarruf sandıkları, munzam sandıklar, emeklilik sandıkları gibi banka dışı finansal kuruluşlara yönelik olarak uzun vadeli özel tertip tahviller ihraç edilecek. Borçlanma maliyetini düşürmek amacıyla, geniş bir yatırımcı kitlesine ulaşılarak ihale sistemi rekabetçi hale getirilecektir. Bu da, etkin işleyen derin bir ikincil piyasanın varlığını gerektirmektedir. Dolayısıyla, borçlanma senetlerinin likiditelerinin yüksek olması amacıyla, senetlerin vadesinden önce geri ödenebilmesine, başka senetlerle değiştirilebilmesine, parçalara ayrılarak satılmasına imkân veren yöntemlere ağırlık verilecek. Dış borçlanmada, uluslararası piyasalardaki gelişmelere paralel olarak döviz kompozisyonu çeşitlendirilecek, riskin ve maliyetin azaltılması için finansal araçlardan faydalanılacak ve değişik piyasalara yönelinecektir. Tehlikeli boyutlara ulaşan özel sektör borçlarının, özellikle de bankalar dışındaki şirketlerin, dış borç stokunun azaltılması ve döviz kuru riskinin hafifetilmesi için gerekli önlemler alınacak” diye konuştu.